Esas olarak diğer üç çetenin olayı kasti düzenlediğinden şüpheleniyor. | Open Subtitles | الحالات الثلاث أعلاه تشتبه في البداية لتكون نتيجة لتلاعب العصابات |
Diğer yandan, yerel polis yangının açık alanda çöplerini yakan kaçak işçiler tarafından çıkarıldığından şüpheleniyor. | Open Subtitles | من ناحية اخرى، الشرطة تشتبه بأن الحريق بدأ بسبب أن عمالة غير قانونية أحرقت قمامتها في مكان مفتوح |
Siz de benden mi şüpheleniyorsunuz? | Open Subtitles | وأنت تشتبه فيّ؟ |
Zina yaptığından mı şüpheleniyorsun? | Open Subtitles | هل تشتبه في أنها أقدمت على الزنا؟ |
Şimdi çok bariz olduğunu biliyorum, ama yalan söylediğinden şüphelendiğiniz biri ile bir konuşma yaparken, tavır en çok gözden kaçırılan ama yalan işaretlerini veren şeydir. | TED | الآن أدرك بأنها تبدو واضحة، لكن عندما تدخل في حديث مع شخص تشتبه بأنه مخادع، فإن الموقف إلى حد بعيد هو التغاضي لكن القول عن المؤشرات. |
- Yani şüphelendiklerim arasında değilsin. - Neden şüpheli olayım ki? | Open Subtitles | وهذا يحذفك من قائمة المشتبه بهم ولماذا تشتبه بي من الأساس؟ |
Eğer her şey yolundaymış gibi davranmazsam, şüphelenir. | Open Subtitles | ،إذا لم أتصرف وكأن كل شيء على ما يرام فسوف تشتبه بالأمر |
Polisin şüphelendiği üç kişi var. | Open Subtitles | ثلاثة التخمينات على النحو الذي تشتبه الشرطة في تلك الحالات. |
Yapraklar hışırdamaya başlayana dek,.. ...aile bir şeyden şüphelenmedi. | Open Subtitles | لم تشتبه العائلة بشيء، حتى بدأت الأوراق بالهسهسة. |
-Travell sizden şüphelenmiyor mu? | Open Subtitles | ترافيل لا تشتبه بكم؟ |
Benden şüphelenmenizin sebebi bu mu? | Open Subtitles | ألهذا تشتبه بي ؟ |
Onu G20 zirvesinde yakaladığınız için muhtemelen yabancı bir düşmandan şüpheleniyordur. | Open Subtitles | - 20" كانت على الأرجح تشتبه في أعداء أجانب |
Çünkü polis genç yaştaki ölümü için karısından şüpheleniyor. | Open Subtitles | لأنَ الشرطة تشتبه بأن زوجتَهُ ربما تكون مسؤولة عن موتِه المفاجئ |
Sonuç olarak, çözülmemiş bir olay bir yıl önce işlenmiş bir cinayet. ...ayarladığından şüpheleniyor ama ellerinde kanıt yok. | Open Subtitles | خلاصة القول هو، انها قضية باردة جريمة قتل عمرها عام لم يتم حلها الان، الشرطة تشتبه فى كون الضحية تم اختيارها |
Yetkililer zehirli gazdan şüpheleniyor, ama testler henüz sonuçlanmadı. | Open Subtitles | الجهات الرسمية تشتبه بهجوم غاز سام, لكن الاختبارات المعملية جارية. |
- Crowley'den mi şüpheleniyorsunuz? | Open Subtitles | هل تشتبه فى كراولى؟ |
- Arthur'un babasından mı şüpheleniyorsunuz? | Open Subtitles | هل تشتبه فى والد أرثر ؟ |
Neden bir tek benden şüpheleniyorsunuz? | Open Subtitles | لماذا تشتبه بي لوحدي؟ |
Bir şekilde benden şüpheleniyorsun. | Open Subtitles | إنك تشتبه بي بطريقة ما، لا بد من ذلك |
Benden şüpheleniyorsun, ama yanılıyorsun. | Open Subtitles | إنك تشتبه بي لكنك مخطئ |
Bir şeylerden şüphelendiğiniz an hemen yetkililere ulaşmalıydınız. | Open Subtitles | وجب عليك أن تتصل على السلطات في كل مرة تشتبه فيها بشيء |
Bir olayı soruştururken bir şüpheli ararsın. | Open Subtitles | تحتاج لأن تشتبه عندما تكون محققاً |