Burada kendini yalnız hissediyor olmalısın. | Open Subtitles | من المؤكد أنك تشعر بالوحدة هنا. |
Hikayendeki karakterler gibi yalnız hissediyor musun kendini? | Open Subtitles | هل حقا تشعر بالوحدة كشخصيات روايتك ؟ |
41 yıllık bir evlilikleri vardı. Bu ilgi çekmek için bir haykırış. yalnızlık çekiyor. | Open Subtitles | كانا متزوجين لمدة 41 سنة من الواضح أنها تشعر بالوحدة |
41 yıllık bir evlilikleri vardı. Bu ilgi çekmek için bir haykırış. yalnızlık çekiyor. | Open Subtitles | كانا متزوجين لمدة 41 سنة من الواضح أنها تشعر بالوحدة |
Yeraltında yalnız hissetmiyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تشعر بالوحدة وأنت قابعٌ هنا تحت الأرض أيها العم "بوم"؟ |
Natalie Angier, New Yorker'da çıkan bir yazısında bir ateist olarak kendini nasıl yalnız hissettiğini yazdı. | TED | كتبت نتاليا انجيار مقالا يبعث على الحزن في النيويورك تايمز، كيف كانت تشعر بالوحدة كملحدة. |
Dünyada hiç yalnızlık hissettiğin oldu mu? | Open Subtitles | هل تشعر بالوحدة في هذا العالم؟ |
Kendini yalnız hissettiğin olmaz mı hiç? | Open Subtitles | ألا تشعر بالوحدة قليلا؟ |
Dulu yanına al. Kendini yalnız hissediyor. | Open Subtitles | أحضر الأرملة لهنا حتى لا تشعر بالوحدة |
Ve kendini yalnız hissediyor. | Open Subtitles | وهي تشعر بالوحدة |
Ekselansları hala kendinizi yalnız hissediyor musunuz? | Open Subtitles | سموك هل ما زلت تشعر بالوحدة |
Kendinizi gerçekten yalnız hissediyor olmalısınız. | Open Subtitles | لا بد انك تشعر بالوحدة |
Evet, Beth bu aralar biraz yalnız hissediyor. | Open Subtitles | -أجل إذاً، (بيث) تشعر بالوحدة قليلاً هذه الأيام |
Akiko yalnızlık çekiyor. Buna eminim. | Open Subtitles | اكيكو تشعر بالوحدة أنا متأكدة من ذلك |
Çok yalnızlık çekiyor muşta. | Open Subtitles | فهي تشعر بالوحدة. |
Bence, sadece yalnızlık çekiyor. | Open Subtitles | أظنها تشعر بالوحدة. |
Sanırım yalnızlık çekiyor. | Open Subtitles | أظن أنها تشعر بالوحدة |
Harika! Yeraltında yalnız hissetmiyor musunuz? | Open Subtitles | الا تشعر بالوحدة هنا بالاسفل , عم بوم؟ |
Hiç yalnız kalmadığını ama hep yalnız hissettiğini düşün. | Open Subtitles | ألَا تكون وحدك أبداً و في نفس الوقت تشعر بالوحدة. |
Dünyada hiç yalnızlık hissettiğin oldu mu? | Open Subtitles | هل تشعر بالوحدة في هذا العالم؟ |
Kendini yalnız hissettiğin için üzgünüm. | Open Subtitles | آسفة لأنك تشعر بالوحدة |
Terk edilmiş gibi hissetmen normal. Ama kendini yalnız hissetmeni istemiyorum. | Open Subtitles | من الطبيعيّ أنّ تشعر بالهجران، لكنّني لا أريدكَ أنّ تشعر بالوحدة. |
Youngun, onun yanındaki insanların onu çok sevdiğini bilmesini isterdim böylece kendini fazla yalnız hissetmezdi. | Open Subtitles | أتمنى أن يونغي عرفت أن هنالك العديد من الأشخاص حولها يحبونها إذن لن تشعر بالوحدة كثيراً |