ويكيبيديا

    "تصديق أنك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • inanmak
        
    • inanmamı
        
    • olmana inanamıyorum
        
    • inanmakta
        
    • olduğuna inanamıyorum
        
    • ettiğine inanamıyorum
        
    • olduğunuza inanamıyorum
        
    Barış için bir zeytin dalı uzattığına inanmak bana zor geldi. Open Subtitles أجد صعوبة فى تصديق أنك قد جئت حاملة غصن الزيتون للسلام
    Bu plan kusursuz, matematiksel. Senin sadece bir bulaşıkçı olmana inanmak zor. Open Subtitles كل شيء محسوب بدقة مثل الرياضيات من الصعب تصديق أنك مجرد غاسل صحون
    Benden senin kendi türüne karşı ihanet edeceğine inanmamı mı bekliyorsun? Open Subtitles أنت تتوقع مني تصديق أنك ستنقلب على أفراد جنسك ؟
    Birisiyle ciddi bir şey yaşamamış olmana inanamıyorum. Open Subtitles أنا لا أَستطيعُ تصديق أنك غير مهتم بأى شخص
    Olacakları bile bile bana oynanmış fotoğraflar verdiğine inanmakta hâlâ zorluk çekiyorum. Open Subtitles لدى بعض المشاكل فى تصديق أنك أعطيتنى صور مزورة وتعرف ما قد يحدث
    Bugün 10 yaşında olduğuna inanamıyorum. Open Subtitles لا أستطيع تصديق أنك تبلغين عشر سنوات الآن
    Onunla evlenmeyi kabul ettiğine inanamıyorum. Open Subtitles أهلاً لا أستطيع تصديق أنك قبلت الزواج بها
    Emekli olduğunuza inanamıyorum. Seksenden yaşlı durmuyorsunuz. Open Subtitles أنا لا أستطيع تصديق أنك ستتقاعد وعمرك لم يتجاوز الــ 85
    Beni umursadığına, ve sonunda babamın sevgisini kazandığıma inanmak istedim. Open Subtitles أردت تصديق أنك حقاً تهتم لأمري وأنني أخيراً حصلت على حُب أبي
    Görevinin sonuna geldiğine inanmak zordu. Open Subtitles من الصعب تصديق أنك شارفتِ على نهاية مهمتكِ
    Şu uyuşturucu operasyonu hakkında bir şey duymadığına inanmak zor. Open Subtitles من الصعب تصديق أنك لم تسمع بأي شيء عن عملية المخدرات تلك
    Senin de bunların bir parçası olmadığına inanmak benim için zor. Open Subtitles من الصعب علي تصديق أنك لست جزءًا من كل هذا.
    Ve onca zamandır senin bunun farkında olmadığına inanmak çok zor. Open Subtitles وأجد صعوبة في تصديق أنك لم تعلمي طيلة الوقت
    Senin öyle eğilebildiğine inanmak zor ve ayakkabını bağla. Open Subtitles يصعب علي تصديق أنك بالكاد تنحني
    Onu tanımadığınıza inanmamı mı bekliyorsunuz cidden? Open Subtitles هل تتوقعين من تصديق أنك لا تعلمين من تكون؟
    Yerini söylemediğine inanmamı bekleyemezsin. Open Subtitles لا يمكنك أن تتوقع منى تصديق أنك لم تخبرهم أين كانت؟
    Cleary, 124 hastanın hepsini senin at arabasıyla buraya taşıdığına inanmamı bekleyemezsin. Open Subtitles كليري ، لا يُمكنك بصراحة أن تتوقع مني تصديق أنك قُمت بحمل 124 مريض إلى هُنا بمفردك
    Muhtemelen bunu söylememeliyim, ama bunca şeyi Greendale'de öğrenmiş olmana inanamıyorum. Open Subtitles على الأغلب لا يجب علي أن أقول هذا و لكن لا يمكنني تصديق أنك تعلمت كل هذا هنا
    Jeff, erken gelmiş olmana inanamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني تصديق أنك أتيت مبكراً
    Bu kadar aptal olmana inanamıyorum! Open Subtitles لا يمكنني تصديق أنك بهذا الغباء
    Çünkü planınız bütün üyeler masa başındayken kulüp evini uçurmaktı kusura bakma ama benden haber aldığına sevindiğine inanmakta zorlanıyorum. Open Subtitles لأن خطتك نسف المائدة بمن فيها لذا أعذرني إذا عانيت صعوبةً من تصديق أنك مسرور بسماع شيء مني
    Bankada pantolonunu indirdin diye gözetim memurun olduğuna inanamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني تصديق أنك لديك ضابط معاينة سلوك المذنبين من إسقاط سروالك في مصرف.
    Aradığı zaman gitmeyi kabul ettiğine inanamıyorum. Open Subtitles لا أستطيعُ تصديق أنك وافقتَ أن تكون على لائحة اتصال الخاضعين للعلاج.
    Beni kurtarmış olduğunuza inanamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني تصديق أنك ساعدتني.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد