Gözüken göğüs ucumun ömrüm boyunca peşimi bırakmayacağını düşünüyordum. | Open Subtitles | ! ظننت أن صورة تلك الحلمة سوف تطاردنى للأبد! |
basın peşimi bırakmıyor. | Open Subtitles | وسائل الإعلام أصبحت تطاردنى |
Dışarı çıkalı 20 dakika olmadı, ama basın peşimden ayrılmıyor. | Open Subtitles | لم يمض على خروجى 20 دقيقة والصحافة تطاردنى |
Kaç yıldır peşimdesin? | Open Subtitles | انت كنت ومازلت تطاردنى لمدة كم من السنوات ؟ |
New York'a gitmeye çalışıyorum ve siktiğim, siz Beni mi kovalıyorsunuz? | Open Subtitles | أنا أحاول الوصول إلى نيويورك، و أنت تطاردنى |
Fakat, beni takip etmeni de istemediğimden... | Open Subtitles | من ناحيه أخرى.. طالما يمكننى ...أن أجعلك لا تطاردنى أيضا |
Oldum olası peşimi bırakmazdı. | Open Subtitles | هيا تطاردنى منذ ذلك الوقت |
Halam Voula kuzunun gözünü çıkararak yedirmek için peşimden koşar | Open Subtitles | هو الشجار للحصول على مخ النعجة و خالتى فولا تضع العين فى شوكة و تطاردنى بها |
Charlotte peşimden ayrılmıyor. | Open Subtitles | شارلوت تطاردنى. |
New York'a gitmeye çalışıyorum ve siktiğim, siz Beni mi kovalıyorsunuz? | Open Subtitles | أنا أحاول الوصول إلى نيويورك، و أنت تطاردنى |
Üstelik ayrılıyorum, bu yüzden beni takip etmek istersen konuğum ol. | Open Subtitles | إلى جانب ، أنى راحل لذا إذا أردت أن تطاردنى... كن ضيفي... |