Bu hepimiz için bir trajedi, bayan Chandler, ancak borsa devam ediyor. | Open Subtitles | إنها مأساة لنا جميعا، السيدة شاندلر، ولكن السوق تطول. |
Afedersiniz, imparatorluk askeri, bu kundaklama duruşmaları genelde ne kadar sürer? | Open Subtitles | عفواً .. أيها الحرس الإمبراطوري كم تطول محاكمات الحرائق هذه؟ |
Merdivenler gittikçe uzuyor. Nasılsın? | Open Subtitles | السلالم أخذت تطول شيئا فشيئا كيف حالكِ هذا المساء؟ |
Umuyorum bu amacın ne menem bir şey olduğunu öğrenmemiz uzun sürmez. | Open Subtitles | تمنى لنا فحسب أن لا تطول علينا المدة لنعرف مالذي سيجري بنا ربما |
Birçok vida çeşidi vardır: ahşap için, metal için, sabitleyiciler, beton vidaları. Liste böyle uzar gider. | TED | هناك العديد من البراغي المختلفة: براغي خشبية ومعدنية ومرساة وملساء والقائمة تطول. |
Anlaşmayı geri çevirirsek dava yıllarca sürebilir ve sonunda hiçbir şey alamayabiliriz. | Open Subtitles | اذا رفضنا التسوية, من الممكن أن تطول القضية لسنوات، وننتهى بعدم الحصول على أى شئ |
Elçiliğe çoktan gittim. Bu işlemler için bir aylık süre gerektiğini öğrendim. | Open Subtitles | هم قلِقون للغاية, لكنهم قالوا أن القضية ممكن أن تطول للمدة شهر. |
St. Louis, Chicago, Dallas. Liste uzayıp gidiyor. | Open Subtitles | سانت لويس شيكاغو دالاس واللائحة تطول |
Geciktiğim için özür dilerim. Şiir okumaları her zaman uzun sürüyor. | Open Subtitles | إنّي آسف لتأخري هذه القراءات الشعريّة دائماً ما تطول |
Görünüşe göre, görevim bir haftadan daha uzun sürecek. | Open Subtitles | يبدو ان هذه المهمة سوف تطول اكثر من اسبوع |
O yüzden ön sevişme hiç durmadan devam ediyor. | Open Subtitles | لهذا الدعابة قبل الممارسة تطول |
Ama Liste devam ediyor. | Open Subtitles | لكن القائمة تطول, أتعلم؟ |
Jason Bradshaw, Jason Wade, Anthony Wade Anthony Samuels, Liste devam ediyor. | Open Subtitles | (جايسون برادشو) , (جايسون وايد) , (آنتوني وايد) , (آنتوني سامويلز) و القائمة تطول |
Bir parti 3 gün sürer mi allasen? | Open Subtitles | أقصد ان الحفلة لا ينبغي ان تطول لثلاثة ايام |
"Yaya olarak yapılan kovalamacalar, nadiren uzun sürer." | Open Subtitles | -أجل "مطاردة الأقدام, قلّما تطول إنفجار الادرينالين, في البداية" |
Her hafta yazacağına söz vermiştin ve şimdiyse mektupların arası uzadıkça uzuyor. | Open Subtitles | أنت وعدت أن تكتب كل أسبوع و الآن أصبحت المسافة تطول و تطول بين الرسائل |
Belki Poirot için de gölgeler uzuyor ve sakin bir yaşamı düşünmenin zamanı geliyor. | Open Subtitles | وربما لبوارو ايضا الظلال تمتد و تطول به وجاءت اللحظة التى نفكر فيها بالحياة الهادئة |
Bu isyan çok uzun sürmez. Bunun için 15 yıl bekledim. | Open Subtitles | ،لن تطول حالة الشغب هذه انتظرت هذا منذ 15 سنة |
İsyan uzun sürmez. 15 yıldır bu anı bekliyorum. | Open Subtitles | لن تطول حالة الشغب هذه، انتظرت هذا منذ 15 سنة |
Liste gidiyor da gidiyor millet. | Open Subtitles | والقائمة تطول وتطول يا رفاق , لقد إستحقينا لحظتنا |
Lanetleriniz çok uzun sürebilir... sevdiğiniz birinin üzerine dönebilir. | Open Subtitles | لعناتك تطول كثيراً... وقد تصل الى شخص تحبينه... |
Okullar siyahlar ve beyazlar için ayrıydı, mahallelerde sınırlar katıydı, komünizm özgürlüğü tehdit etti ve eğer kansere yakalanırsanız, uzun süre yaşama şansınız yoktu. | TED | كانت المدارس معزولة الجنسين الأحياء حمراء بأن الشيوعية مهددة وعندما يأتيك السرطان لن تطول محاربتك له |
* Gölgeler uzayıp günü ele geçirince... * * ...ve kötülük bizi esir edince... * | Open Subtitles | "عندما تطول العتمة أو تباغت الليل" "واللعين يستعبدنا" |
Psikoz ne kadar sürüyor? | Open Subtitles | كم تطول فترة الاضطراب العقلي لديهم ؟ |
Buna yetkim olmadığı için tartışamam fakat Başkanın çok önemli bir toplantısı çıktı ve daha sürecek gibi gözüküyor. | Open Subtitles | ليس لي حرية إعطاء معلومات. لكن الرئيس يحضر اجتماعا مغلقا قد تطول مدته |