- Senin düşündüğün gibi değil - Sana ne söyledi | Open Subtitles | . هذا ليس الذى تعتقديه هل هى أخبرتك أن تخبرنى ذلك ؟ |
Eğer düşündüğün buysa kızgın değilim. | Open Subtitles | أنا لست غاضبا على الإطلاق لو كان هذا ما تعتقديه |
Söz veriyorum. düşündüğün kadar korkunç olmayacak. | Open Subtitles | اعدك انه ليس بالسوء الذي تعتقديه |
Tanrım. Kendimden nefret ediyorum. Ben sandığın gibi biri değilim. | Open Subtitles | ياللهى إننى أكره نفسى إننى لست من نوع الرجال الذى تعتقديه |
Gördün mü, Jack sandığın gibi mükemmel biri olmayabilir. | Open Subtitles | انظرى ، "جاك" ليس الفارس المشرق الذى تعتقديه |
Ne düşündüğün umurumda bile değil. Tamam mı? | Open Subtitles | لا اهتم بما تعتقديه , حسنا؟ |
Sutton'ın senden düşündüğün kadar nefret ettiğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن (سوتن) تكرهكِ بالقدر الذي تعتقديه أنتِ |
düşündüğün şey için almayacak. | Open Subtitles | ليس الأمر كما تعتقديه. |
düşündüğün bu mu? | Open Subtitles | أهذا ما تعتقديه ؟ |
- Yılın bu zamanında sandığın kadar sıcak olmaz. | Open Subtitles | ليست بالدفء الذي تعتقديه في هذا الوقت من العام (طوني) |
Düşündüğünü sandığın kişi değil o! | Open Subtitles | إنّه ليس من تعتقديه |
Kelly, bu sandığın gibi değil. | Open Subtitles | كيلى) ليس الأمر كما تعتقديه) |