Senden daha fazlasını biliyor. Atla gidebilir misin? | Open Subtitles | أنها تعرف أكثر مما تعرف هل يمكنك الركوب ؟ |
Orada olmasının tek açıklaması kız, kurulan tuzak ve saldırı hakkında söylediğinden daha fazlasını biliyor olmasıdır. | Open Subtitles | وجودها هناك يعني أنها تعرف أكثر مما تقول عن الفتاة وإيقاع الفخ |
Ve, sanıyorum ki kız kardeşim bana söylediğinden daha fazlasını biliyor. | Open Subtitles | وأعتقد بأن شقيقتي تعرف أكثر مما تبدي. |
Dedikoducu Kız'ın söylediğinden fazlasını bildiğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد أن فتاة النميمة تعرف أكثر مما تبوح به؟ |
fazlasını bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك تعرف أكثر مما تُخبرني به من سوف يتحدث ، أنت |
Amam tabii sen bir dahisin. Benden çok daha fazlasını biliyorsun. | Open Subtitles | و لكن بالطبع ، أنت عبقرى أنت تعرف أكثر مما اعرفه |
Federaller Irene'in daha fazla şey bildiğini düşünüyordu, ve hayatı tehlikedeydi. | Open Subtitles | اعتقد المحققان أن آيرين كانت تعرف أكثر مما كانت تظن تعرفه. وحياتها كانت فى خطر. |
Bence Haley gösterdiğinden daha çok şey biliyor. | Open Subtitles | أعتقد بأن (هايلي) تعرف أكثر مما تبوح به |
Belli ettiğinden çok daha fazla şey biliyor ve bize yardım etmeye çalışıyor olabilir. | Open Subtitles | إنها تعرف أكثر مما تُظهر لنا ومن الممكن أنها تحاول مساعدتنا |
Bu Ruby denen hatun bizim bulacağımız bilgilerden çok daha fazlasını biliyor. | Open Subtitles | (هذه الفتاة (روبي تعرف أكثر مما نعرفه نحن بكثير |
Sandığından daha fazlasını biliyor. | Open Subtitles | إنها تعرف أكثر مما تعتقد. |
Bana sorarsan, çok daha fazlasını biliyor. | Open Subtitles | تعرف أكثر مما يسمح لها |
Büyük olasılıkla anlattıklarından daha fazlasını biliyor. | Open Subtitles | أظنها تعرف أكثر مما تقول |
Bence söylediklerinden daha fazlasını biliyor. | Open Subtitles | أظنها تعرف أكثر مما تبدي |
- O bunları söylüyorsa, daha fazlasını biliyor demek. | Open Subtitles | - أنها تعرف أكثر مما قالته |
Yaşın gereği, bildiğinden fazlasını bildiğini sanıyorsun. | Open Subtitles | يجعلك عمرك تظن أنك تعرف أكثر مما تعرف حقيقة |
Bize söylediğinden fazlasını bildiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | أظن أنها تعرف أكثر مما تخبرنا. |
Ilsa'nın söylediklerinden fazlasını bildiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أن (إلسا) تعرف أكثر مما تقول |
Bana niçin anlattığından daha fazlasını biliyorsun gibi geliyor? | Open Subtitles | لمَ يراودني الشعور بأنك تعرف أكثر مما تقول |
Ah! O halde sen bize söylediğinden daha fazlasını biliyorsun. | Open Subtitles | إذن أنت تعرف أكثر مما أخبرتنا به |
Dürüst olursam, senin anlattığından daha çok şey bildiğini düşündüğüm oldu. | Open Subtitles | لأكونصادقةتماماً, كان هناك وقت عندما اعتقدت أنّك لربما تعرف أكثر مما تقول |
Bu yüzden Alex'e yaptırıyorum. Bence Haley gösterdiğinden daha çok şey biliyor. | Open Subtitles | أعتقد بأن (هايلي) تعرف أكثر مما تبوح به |
Belli ettiğinden çok daha fazla şey biliyor ve bize yardım etmeye çalışıyor olabilir. | Open Subtitles | إنها تعرف أكثر مما تُظهر لنا ومن الممكن أنها تحاول مساعدتنا |