"تعلمك" - ترجمة من عربي إلى تركي

• öğretmedi
• öğretiyor
• öğretir
• öğretmemiş
• terbiye
• öğreten
• öğrettiği
• öğretmemesi

Kravatına bir bak. Anan sana hiç bir şey öğretmedi mi?
أنظر إلى ربطة عنقك , ألم تعلمك أمك أي شيء ؟

Seni budala, annen sana ekmekleri nasıl ısıtacağını öğretmedi mi?
يا حمقاء ألم تعلمك أمك طريقة تسخين رغيف خبز العشاء

Seni o kadar yönlendiriyor ki şimdi de İngilizce mi öğretiyor?
،هذه المرأة تخدعك بشدّة إنها تعلمك الإنكليزية الآن؟ إنها لا تخدعني

20 yıl lejyonerlik yapmak da, sana o güne hazır olmayı öğretiyor.
وعشرون عاما كجندي بالفيلق تعلمك أن تكون جاهزا لهذا اليوم

Kitaplar sana neyi, nasıl yapacağını öğretir. Ben, annelik içgüdülerimden emin değilim.
الكتب تعلمك فقط الكثير ، لكنني لست واثقة أن لديّ غرائز الأمومة

Sanırım annen büyüklerin altın kolyesini almaman gerektiğini hiç öğretmemiş.
أحسب أنْ والدتك لمْ تعلمك بشأن أخذ سلسال رجل بالغ

Annen sana hiç terbiye vermedi mi genç bayan?
ألم تعلمك والدتك اية آداب ايتها الفتاة الشابة ؟

Annen sana lanet olası bir odaya girerken ne yapman gerektiğinin öğretmedi mi?
لم تعلمك أمك ماذا تفعلين قبل أن تدخلي أي غرفة ؟

Bu deneyim sana her duyduğuna inanamayacağını öğretmedi mi?
ألم تعلمك هذه التجربة ألا تصدق أي شيء تسمعه؟

Annen birinin odasına dalmadan kapıyı çalmanı öğretmedi mi?
أيها الصبي، ألم تعلمك والدتك أن تطرق الباب قبل أن تدخل هكذا لغرفة أحدهم؟

Annen sana hiç bir yabancıyla yola çıkmaman gerektiğini öğretmedi mi?
ألم تعلمك أمك أن لا تركب مع الغرباء أبداً ؟

Annen sana hiç bunun gizli, asla asla, kadın şeyi olduğunu öğretmedi mi?
ألم تعلمك أمك أبداً أن هذا سر، شيء النساء الخاص؟

Annen sana nasıl bisiklet sürüleceğini öğretmedi mi?
ما هي المشكلة ؟ لم أمك لم تعلمك من أي وقت مضى كيفية ركوب الدراجة؟

Sonra seni işe alan firma da usulleri öğretiyor.
ثم الشركة التي تعينك تعلمك الإجراءات

Beni öldürmesine yardım ediyorsun, o da nasıl yapılacağını öğretiyor.
تساعدها في قتلي و تعلمك الطريقة

Filmler sana nasıl yaşayacağını, nasıl yatak yapacağını öğretir.
فالأفلام تعلمك كيف تعيشين وكيف ترتبين سريرا

Çok geçmeden size özel tanımlanmış bir dünyada yaşamayı öğretir.
لكنها سوف تعلمك قريبا انك تعيش في عالم انت من يقرر فيه

Muhtemelen sana alet yalama tekniklerini öğretir ama tahminimce sen zaten biliyorsundur.
لربما تعلمك وضعية المطرقة لكنني أعتقد أنك غطيت ذلك الموضوع

Mutsuzsan ve elinde mutlu olmak için bir şansın varken bunu kullanmıyorsan savaş sana hiçbir şey öğretmemiş demektir.
وإن كنت بائسًا وبيدك تغيير ذلك ولم تفعل فإن الحرب لم تعلمك شيئًا

Annen sana hiç terbiye öğretmedi mi?
ألم تعلمك أمك أن تطلب بأسلوب أكثر تأدبآ

Satranç, eskrim ve güzel konuşma sanatını... öğreten süslü püslü okullar.
مدارس إعدادية فاخرة تعلمك المناظرات والشطرنج والمبارزة

Bu işin insana öğrettiği bir şey varsa o da herkesin cinayet işleyebileceğidir.
إن كانت هذه الوظيفة تعلمك شيئا, فهو أن أي أحد قادر على القتل

Diyor ki o güzelim okulunun sana İspanyolca öğretmemesi çok enteresanmış.
تقول أنها مندهشة بشأن مدرستك الراقية التي لم تعلمك الاسبانية