ويكيبيديا

    "تعلم أنه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • biliyorsun
        
    • biliyor
        
    • biliyorsunuz
        
    • biliyordun
        
    • farkında
        
    • bilmeni
        
    • bilirsin
        
    • biliyordu
        
    • olduğunu bilmiyor
        
    • bilirsiniz
        
    biliyorsun, sizinkiler oraya gidip kapıyı gömmeden ya da başka bir şey yapmadan önce, şunu bilmelisiniz ki karşılaştığınız her kişi sizi avlamaya çalışmaz. Open Subtitles تعلم , قبل ذهاب قومك لدفن البوابه الخاص بك , أو شيء كهذا ينبغي عليك أن تعلم أنه ليس كل من تقابله يحاول اصطيادك
    Tüm bu gıdalar ile beni yalnız bırakmanın tehlikeli olduğunu biliyorsun. Open Subtitles تعلم أنه من الخطر أن تتركني لوحدي مع كل هذا الطعام
    Aldığını biliyorsun ama itiraf etmeye korkacak kadar soysuz musun? Open Subtitles هل تعلم أنه اشتراها لكنك كالجبان تخشى أن تعترف ؟
    En sonunda yatılı hemşire için ödeme yapmak zorunda kaldığımızı biliyor musun? Open Subtitles أنت تعلم أنه كان علينا أن ندفع أجر ممرضة مقيمة في النهاية؟
    Onun en güzel melez orkideleri yaratmayı başardığını biliyor muydunuz ? Open Subtitles هل تعلم أنه كان قادرا على خلق بعض الهجينة الأكثر جمالا؟
    Artık sorunun ne olduğunu biliyorsun, ölmek zorunda olduğunu biliyorsun! Open Subtitles تعلم ما هو السؤال الآن تعلم أنه يجب أن تموت
    Sen de biliyorsun ki, kendisi hususi bu iş için biçilmiş kaftan. Open Subtitles أنت تعلم أنه من أجل هذا العمل بالتحديد, لايوجدُ من هو أفضل.
    Kesinlikle sen, her şeyi hatırlayan adam onun bir rüya olmadığını biliyorsun. Open Subtitles بالتأكيد أنت، يا من تتذكّر كل شيء، تعلم أنه لم يكن حلمًا
    Artık askeri öğrenci olduğun için subay salonunda içebilirsin biliyorsun değil mi? Open Subtitles تعلم أنه يمكنك الشرب فى قاعة الضباط بما أنك طالب عسكرى الآن
    Sırf ben burdayım diye parmak ucunda yürümek zorunda olmadığını biliyorsun değil mi? Open Subtitles أنت تعلم أنه ليس عليك أن تمشي على رؤوس أصابعك من أجلي، صحيح؟
    biliyorsun, senin için yapamayacağım şey yok. Open Subtitles تعلم أنه ليس هناك ما لا أستطيع القيام به من أجلك
    Senin olduğunu biliyorsun. Open Subtitles أنت تعلم أنه طفلك وأنا أيضاً لا أريده، مثلك تماماً
    Hala biraz birikmiş paramız olduğunu biliyorsun. Open Subtitles أنت تعلم أنه لا يزال لدينا بعض المدخرات,
    Doktor, biliyorsun ki ölüm nedeni olmadan cinayet soruşturması açamıyorum. Open Subtitles أيها الطبيب ، أنت تعلم أنه لايمكننى ملاحقة القاتل بدون معرفة سبب الوفاة
    Travis ve Holly'nin çocuğu olsa torunumla üvey torunumun kardeş olacağını biliyor musun? Open Subtitles هل تعلم أنه إذا ترافيس وهولي أنجبا طفلة حفيدتي وإبنة زوجي ستكونان أختين
    Kurtuluşa ermek için tanrıya kurban vermesi gerek. Bunu biliyor. Open Subtitles إنها تعلم أنه يجب عليه أن يتقدم للرب لإيجاد الخلاص
    biliyor musun, arılar ölürse, ....insanlık ancak 4 yıl daha devam edebililir. Open Subtitles هل تعلم أنه إذا مات النحل، الإنسانية سوف تبقى فقط أربع سنوات؟
    Ve diyelim ki gelecekte bir noktada biliyorsunuz ki ne olursa olsun, herkesle aynı temele gelire sahip olacaksınız. TED ومع ذلك، لنفترض أنك تعلم أنه في مرحلة ما من المستقبل، ومهما حدث، ستحصل على نفس الدخل الأساسي الذي سيحصل عليه الجميع.
    Tehlikeli olduğunu biliyordun. Bu yüzden onu güvenli bölgeye koymalıydın. Open Subtitles كنت تعلم أنه خطر, لهذا السبب وضعته في المركز الأمني
    Bir kez bu bitti farkında mısın, sana yenmek için bir yol bulacaksınız. Open Subtitles أنت تعلم أنه عندما ينتهي هذا سأجد طريقة لأقضي عليك
    bilmeni isterim, ne olursa olsun, seninle beraber hizmet etmek bir onurdu. Open Subtitles أريدك أن تعلم أنه مهما حدث كان شرفا لي أن أخدم معك
    bilirsin düğünden bir gece önce gelinle seks yapmak damada kötü şans getirir. Open Subtitles هل تعلم أنه من سوء الحظ أن العريس ينام مع العروس قبل الزفاف
    Onun için acılı olacak olsa da, sonrasında Manox'un kendisine iyi davranacağını biliyordu. Open Subtitles على الرغم من أنه سيكون مؤلما لها بحجة أنها تعلم أنه سيكون طيبا معها بعد ذلك
    Altıncı katta neler olduğunu... bilmiyor olabilirim... ama ne zaman bir çalışan zam istese... bu talep İK'dan geçiyor. Open Subtitles ربما لا أعرف ما يجري في الطابق السادس لكن هل كنت تعلم أنه كلما طلب موظف زيادة في الراتب
    Korkmuştum. bilirsiniz korktuğunuzda, diken üstünde olursunuz. Open Subtitles كما تعلم أنه عندما يكون المرء خائفاً يكون أكثر حذراً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد