Hem çok çalışıyor, hem de yaptığı işte çok iyi. | Open Subtitles | هي تعمل بجد وهي جيده في العمل الذي تقوم به |
İşte böyle, ressam. Peki çok çalışacak mısın? | Open Subtitles | هذا صحيح , فنانا لذلك ,سوف تعمل بجد |
Dr. Bloom 'bilinçsizlik' yönündeki savunman için Sıkı çalışıyor. | Open Subtitles | دكتورة بلووم تعمل بجد على دفاعك بفقدان الإدراك |
Bana kaç kere, çok az bir şey için ne kadar çok çalıştığını söyledin. | Open Subtitles | لكم مره أخبرتنى كيف انك تعمل بجد ولم تحصل ألا على القليل |
Aslında, hayatta kalmak için çok çalışman lazım, Nick. | Open Subtitles | فى الحقيقة , يجب أن تعمل بجد لتظل على قيد الحياة , يانيك |
Seni fena çalıştırıyorlar ha? | Open Subtitles | أنهم يجعلوك تعمل بجد هنا، صحيح؟ |
Biliyorsun o çok fazla çalışıyor ve bunu duyması iyi olmaz. | Open Subtitles | تعلم،إنها تعمل بجد حقاً إنها ليست بحاجه لمعرفة هذا الأمر |
çok çalışıyorsun. Ya da en azından çoğu zaman evde değilsin. | Open Subtitles | أنت تعمل بجد ، أو على الأقل تكون خارج المنزل كثيراً |
Açık ve basit anlatmak gerekirse, çok takılıyor uyumuyor ve çok çalışıyor. | Open Subtitles | واضح وبسيط. انها تذهب للحفلات كثيرا لا تنام جيدا وهي تعمل بجد |
Bence bilmemeli. çok çalışıyor. Bunları bilmesine gerek yok. | Open Subtitles | تعلم،إنها تعمل بجد حقاً إنها ليست بحاجه لمعرفة هذا الأمر |
"çok çalışıyor ve hala ailenizi geçindiremiyorsanız.... ..kendi kendinize sormaya başlıyorsunuz: | Open Subtitles | حين تعمل بجد و لا زلت لا تستطيع أن تعتني بعائلتك تبدأ بسؤال نفسك كمعيل, كرجل |
Sen ressam olacaksın. çok çalışacak mısın? | Open Subtitles | أنت سوف تكون رساما أنت سوف تعمل بجد ؟ |
Ve polis departmanımız, bunu, devam ettirmek için çok Sıkı çalışıyor. | Open Subtitles | وشرطتنا تعمل بجد ...لإبقائها على هذه الحال |
çok çalıştığını söyleme sakın. | Open Subtitles | لا يمكن معرفة ما إذا كنت تعمل بجد ، أو بالكاد العمل. |
çok çalışman gerekir, anladın mı? | Open Subtitles | أنت يجب أن تعمل بجد عليه، يفهم؟ |
Seni fena çalıştırıyorlar ha? | Open Subtitles | أنهم يجعلوك تعمل بجد هنا، صحيح؟ |
Sarah çok fazla çalışıyor biliyorsun. | Open Subtitles | سارة تعمل بجد كبير و أريد أن أعد شيئا خاصا لها |
Amerika'ya geliyorsun, akıllıca ve çok çalışıyorsun zamanla bu çabalarının ödülünü alıyorsun. | Open Subtitles | أتيت إلى أمريكا تعمل بجد وبذكاء وخلال الوقت تنجح وتكافئ على مساعيك |
Sadece çalışkan ve dürüst insanlarız o küçük evlerden başka pek bir şeyi olmayan ve çocuklarımızı rahatlıkla büyütebileceğimiz bir cemiyetin hayalini kuran insanlarız. | Open Subtitles | نحن مجرد أناس تعمل بجد وصادقون لا نملك الكثير سوى تلك البيوت الصغيرة وحلم بشكل المجتمع الذي نريد أن نربي أطفالنا فيه |
Senin gibi,istediği herşey için çok çalışır . | Open Subtitles | إنها تعمل بجد من أجل كل شيء تريده, مثلكِ تماما. |
Bir yönetici pozisyonu boşaldı ve son zamanlarda çok sıkı çalıştığını görüyorum. | Open Subtitles | وظيفة الإدارة أصبحت متاحة ولقد رأيت أنك تعمل بجد في الآونة الأخيرة |
sıkı çalışmalısın. | Open Subtitles | عليك أن تعمل بجد أعني، إنهذايتطلبموهبةحقيقة حتى.. |
Eğer şu arı gibi çalışıyorsan Çok fazla çalışıyorsun demektir ve isteyip de bulamadığın birşeyleri aramak için zamanını boşa harcama. | Open Subtitles | إذاقلدت هذه النحلة سوف تعمل بجد ولن تضبع من وقتك |