Yani, hayatını yaşıyorsun ve böyle bir şeyin olabileceğini unutuyorsun. | Open Subtitles | أعنى ان تعيش حياتك وتنسى ان امراً كهذا قد يحدث |
Yani, hayatını yaşıyorsun ve böyle bir şeyin olabileceğini unutuyorsun. | Open Subtitles | أعنى ان تعيش حياتك وتنسى ان امراً كهذا قد يحدث |
Yani, bu senin hayatın. hayatını yaşamalısın, değil mi? | Open Subtitles | أعني, هذه حياتك يجب أن تعيش حياتك, حسناً ؟ |
Buna rağmen, kendi hayatını yaşamalısın. | Open Subtitles | عليك أن تعيش حياتك الخاصة ايضا |
O Büyüyünce isteyeyim, gerçek dünyanın bir parçası olmak için hayat, yaşamak için. | Open Subtitles | كان يريدك أن تكبر كي تعيش حياتك لتصبح جزءاً من العالم الحقيقي |
Annene söyle, kızla evlen, ve hayatını yaşa. | Open Subtitles | تخبر والدتك, تتزوج بالفتاة و تعيش حياتك |
Halkın gözü önünde hayatını yaşayıp hatalar yapman tamam. | Open Subtitles | تعيش حياتك في نظر الجمهور والوقوع في الخطأ هو شيء واحد. |
Ve şimdi buradasın, sadece... hayatını yaşıyorsun bir kuş gibi özgür. | Open Subtitles | ،وها أنت ذا، تعيش حياتك حر كالطير |
Sen kendi hayatını yaşıyorsun belki. O da kendi hayatını yaşıyor. | Open Subtitles | ربما أنت تعيش حياتك وربما هو يعيش حياته |
Kimse seni rahatsız etmiyor ve hayatını yaşıyorsun. | Open Subtitles | لا حد يزعجك ، تعلم، تعيش حياتك |
hayatını yaşıyorsun. | Open Subtitles | تعيش حياتك |
Kendi hayatını yaşıyorsun. | Open Subtitles | أنت تعيش حياتك |
Joe, sen kendi hayatını yaşamalısın. | Open Subtitles | لا جوي عليك أن تعيش حياتك الخاصة |
hayatını yaşamalısın. Haksız mıyım? | Open Subtitles | عليك أن تعيش حياتك, أليس كذلك؟ |
Kendi hayatını yaşamalısın. | Open Subtitles | يجب أن تعيش حياتك |
İstesen başka bir evi saldırıya uğramaktan kurtarmış olabileceğini bilip de bununla yaşamak daha zor olur. | Open Subtitles | من الصعب أن تعيش حياتك وأنت تعلم أنه كان بوسعك إيقاف اقتحام منزل آخر |
Hayatını o inek gibi yaşamak istemez misin? | Open Subtitles | لماذا لا تعيش حياتك مثل هذه البقرة في الفيديو؟ |
Eğer hayatını bir mesaja göre yaşamak istiyorsan, hiç durma. | Open Subtitles | ان اردت ان تعيش حياتك وفقا لرسالة واحدة فتفضل |
Annene söyle, kızla evlen, ve hayatını yaşa. | Open Subtitles | تخبر والدتك, تتزوج بالفتاة و تعيش حياتك |
Önce hayatını yaşayıp ölmen gerek. | Open Subtitles | عليك ان تعيش حياتك وتموت اولاً |
Peki, hayatınızı, gözlerinizi açarak nasıl yaşarsınız? | TED | إذاً كيف يمكنك أن تعيش حياتك بعيون مفتوحة؟ |
Sen kendi hayatını yaşarsın, ben kendi hayatımı yaşarım Hannah da Hannah'nın hayatını yaşar. | Open Subtitles | أنت تعيش حياتك, وأنا أعيش حياتي, و (هانا) تعيش حياة (هانا) |