Kenneth, bu günde, senin yaşadığın sokağın karşısında birisi yendi. | Open Subtitles | الشخص الذي قتل اليوم يعيش في الشارع الذي تعيش فيه |
Daha içinde yaşadığın evin parasını bile ödemedin! | Open Subtitles | أنك حتى لم تقم بالإنفاق على المنزل الذى تعيش فيه |
Şimdi, sarayın yakınında küçücük fakir yalnız bir kadının yaşadığı bir kulübe varmış. | Open Subtitles | قرب القصر كان يوجد كوخ حيث كانت تعيش فيه إمرأة فقيرة ، لوحدها. |
Sürekli o bara gittim ve yaşadığını söylediği çevrelere bakındım. | Open Subtitles | ذهبت إلى الحانة مررت بالحي الذي قالت أنها تعيش فيه |
Amacı annesinin intikamını almak ve dünyayı kız kardeşi Nunnally'nin huzur içinde yaşayabileceği bir yere çevirmekti. | Open Subtitles | وذلك لكي ينتقم لأمه ويحول العالم إلى مكان يمكن لأختة نانالي أن تعيش فيه بسعادة |
Burun kıllarının orada örümcek ailesi yaşıyor gibi duruyor. | Open Subtitles | شعر أنفه يبدو وكأن هناك عائلة من العناكب تعيش فيه |
Evet, sadece bunun için yaşarsın. | Open Subtitles | أجل, تعيش فيه فقط |
Gidecek hiçbir yeri olmayan genç bir bayan gördüm, eğitimi yok, eğlencesi yok, yaşayacak bir yeri bile yok. | TED | رأيت امرأة شابة ليس لديها طريقة أو وسيلة لتذهب إلى أي مكان، بلا تعليم ولا تسلية ولا حتى مكان تعيش فيه. |
Benim görevim de sadece senin iyiliğini değil içinde yaşadığın toplumun da iyiliğini düşünmek. | Open Subtitles | ان مهمتى هنا التفكير ليس فقط فيما هو جيد لك .. بل فيما هو جيد للمجتمع الذي تعيش فيه |
Beraber yaşadığın adam başka bir adamla yer değiştirdi. | Open Subtitles | أن هذا الرجل الذي تعيش فيه مع حلت محلها شخص آخر. |
25 yıl boyunca içinde yaşadığın yerden nefret etmek. | Open Subtitles | خمسة وعشرون عامًا من الكراهية للمكان الذي تعيش فيه |
Nerede yaşadığı, ne yaptığı, ya da ne istediği hakkında mı? | Open Subtitles | ,ليس في كل العالم الذي تعيش فيه .بإمكانك فعل ما تحب |
Ona söylemediğimiz tek şey hâlâ yaşadığı şehirin Şerif Departmanına dava açarken dikkatli olması gerektiği çünkü kendini cinayetle suçlanırken bulabileceğiydi. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي لم نخبره به هو بإن يكون حذراً عندما ترفع قضية ضد قسم المأمور في مجتمع مازلت تعيش فيه |
Kızın yaşadığı o çöplüğe gir, döküntülerini topla, nezarete git, onu çıkar ve başka isimle bir otele yerleştir. | Open Subtitles | أذهب للمكان القذر الذي تعيش فيه أجمع كل أغراضها أذهب الى السجن ، و قم بأخراجها أصطحابها الى فندق تحت أسم مزيف |
- Nerede yaşadığını görmeyi çok isterim. | Open Subtitles | نعم أرغب بشدة أن أرى المكان الذي تعيش فيه |
Yemin ederim kimseye senin kim olduğunu ya da nerede yaşadığını söylemeyeceğim. | Open Subtitles | أقسم أنني لن أخبر أحدا المكان الذي تعيش فيه أو ما تبدو عليه |
Sakın unutma, nerede yaşadığını biliyorum. | Open Subtitles | و أتذكر ، وأنا أعرف المكان الذي تعيش فيه. |
Diğeri de dünyayı kız kardeşi Nunally'nin huzurla yaşayabileceği bir yere çevirmek. "Geleceğe" götüren bir yol. | Open Subtitles | الآخر أن يحول العالم إلى مكان يمكن لأخته نانالي أن تعيش فيه بسعادة. أي مسار يؤدي إلى المستقبل |
Amacı, annesinin öcünü almak ve dünyayı kız kardeşi Nunally'nin mutluca yaşayabileceği bir yer haline getirmek. | Open Subtitles | ليقوم بالانتقام لأمه وليحول العالم إلى مكان يمكن لأخته نانالي أن تعيش فيه بسعادة |
Lelouch anesinin öcünü almak ve kardeşi Nunally'nin huzur içinde yaşayabileceği bir dünya yaratmak amacıyla çıktı yola. | Open Subtitles | يسعى ليلوتش للانتقام لأمه وأن يحول العالم إلى مكان آمن يمكن لأخته نانالي أن تعيش فيه بسعادة |
Nerede yaşıyor olursanız olun çok uzakta. | Open Subtitles | انه خط سفر طويل جدا من المكان الذي تعيش فيه |
Eğer o gelirse, sen yaşarsın. | Open Subtitles | إذا كان يخرج، الذي تعيش فيه. |
yaşayacak yeriniz kalmadıysa okumak isteyeceğiniz türden şeyler yazardım. | Open Subtitles | كتبت بعض الأشياء التي يجب أن تكتبها عندما لا يوجد لك مكان تعيش فيه |
Ve sizin filtre baloncuğu sizin kişisel çevrimiçi yaşadığınız özel evrensel bilginizdir. | TED | وفقاعتك المرشحة هي عالم المعلومات الفريد الخاص بك الذي تعيش فيه على الانترنت. |
Fakat köydeki insanlar çok fakirdiler... ve her gece, kız uyuduğunda eve doğru süzülüp... kızın altın saçlarından bir parça keserlerdi... ve bunları para için satarlardı. | Open Subtitles | ولكن أهل تلك القرية كانوا فقراء للغاية وكل ليلة، كانوا يزحفون للبيت الذى تعيش فيه تلك الفتاة ويقوموا بقطع قطعة من شعرها الذهبى |