Bence hala şarkı söylüyor olman çok güzel. | Open Subtitles | أعتقدُ أنه رائعاً كونكِ ما تزالين تغنّين. |
- Ne zaman bir şey gizlesen, konuşur gibi şarkı söylersin. | Open Subtitles | ـ ماذا؟ ـ أنتِ فقط تغنّين و تروين قصّة حياتكِ عندما تخفين شيئاً ما. |
şarkı söylerken dans ediyorsan denge gerekir. | Open Subtitles | لذا إن قمتي بالرقص بينما تغنّين ستحتاجين إلى توازنك. |
şarkı söylüyorsun, ayartmaya çalışıyorsun, üstelik sesin göç eden kazlar gibi çıkıyor. | Open Subtitles | أتقصدين ذلك؟ تغنّين أغنية لي، تحاولين إغوائي، رغم أنّ صوتِك كصوت أوز مهاجر. |
Yalnızca... ne zaman şarkı söylediğini duysam sanki annenin sesini duyuyordum, bu çok acı vericiydi. | Open Subtitles | المسألة هي أنّي كلّما كنت أسمعك تغنّين كنتُ أسمع والدتك وكان ذلك مؤلماً جدّاً |
Peki, neden bu fare deliğinde şarkı söylüyorsun? | Open Subtitles | لمَ تغنّين في وكر الجرذان هذا؟ |
Sen neden böyle şarkı söylemiyorsun? | Open Subtitles | لمَ لا تغنّين هكذا؟ |
Sizi şarkı söylerken dinlemesini çok isterim. | Open Subtitles | -أتمنى أن تسمعكِ وأنتِ تغنّين |