Bu tobotların beyinlerini ya da onları nasıl dikkatli programladığımızı düşünmeyin, daha ziyade vücutlarına bakın. | TED | ولا تفكروا في عقولها أو كيف نبرمجهم بعناية، ولكن انظروا إلى بنياتهم. |
Sadece İHA'ları düşünmeyin. | TED | ولا تفكروا فقط بالمركبات الجوية بدون طيار. |
İnsanlar tamam. Bu sizin yapmayı düşünmeniz gereken bir şey. | TED | والجميع بخير. وهو شئ ينبغي أن تفكروا بعمله. |
Belki cidden geceyi burada geçirmeyi düşünmelisiniz. Dünyanın en acı biberi yarışmasını gerçekleştireceğiz. Kaçırmak istemeyeceğiniz türden bir festival olacak. | Open Subtitles | ربما يجب أن تفكروا بقضاء الليلة لأن لدينا أروع مسابقة في العالم للحر |
Ne yapacağınızı muhtemelen düşünmediniz. Çünkü birbirinizle etkileşim sonucu çok fazla birikim ve tecrübeniz var. | TED | على الأرجح لم تفكروا مرتين لأنكم تمتلكون خبرات سابقة جعلتكم تفعلوا هذا أو ذاك. |
Sakın bunu düşünme. Üzgünüm, çok üzgünüm. | Open Subtitles | لا تفكروا حتى في عملها. أنا آسف جدا جدا. |
Hepinizin, hakkınızda söylenen 3. kelimeyi düşünmesini istiyorum veya daha önce doğum yaptıysanız doğum yaptığınız kişiyle ilgili söylenen 3. kelimeyi düşünün. | TED | أريد منكم جميعاً أن تفكروا حول الكلمة الثالثة التي دائما ما تقال عنك أنت أو إن كنت تضعين مولوداً عن الشخص الذي أنجبتيه |
Bize sürekli şu söylendi; " Tamam ama seyirci kadınları anlatan bir filmi izlemez, yani başka bir şey yapmayı düşünseniz iyi olur gibi, | TED | مجددًا ومجددًا، يخبرنا الناس "صحيح، لكن الناس لا تريد حقًا مشاهدة أفلام عن النساء، ربما يجب أن تفكروا بشيء آخر. |
Hepiniz düşünüyorsunuz. Tek fark, ben bir şeyler yapıyorum. | Open Subtitles | هذا كل ما تفكروا به أنتم ايضاً , ولكنْ . لا يمكنكم ان تفعلوا شيء حيال هذا |
Evde bir kahramana ihtiyacınız olursa ne yapacağını artık biliyorsunuz iki defa düşünmeyin ve ona ulaşın: | Open Subtitles | ,الآن أنتم تعرفون,اذا احتجتم لبطل خارق في البيت لا تفكروا مرتان :اتصلوا به |
Hadi çocuklar gidelim. - Sakın geri dönmeyi düşünmeyin. | Open Subtitles | هيا ,يأولاد لنذهب ولا تفكروا أبداً بالترجع |
Çok düşünmeyin ve çok fazla özgün olmaya çalışmayın. | Open Subtitles | لا تفكروا كثيرًا ولا تحاولوا أن تكونوا أصليين للغاية |
Oda servisi yok, masaj yok hele kuru temizlemeyi düşünmeyin bile. | Open Subtitles | لا تطلبوا خدمة الغرف ، ولا التدليك ولا تفكروا حتى بغسيل الملابس الجاف |
Yukarıda öldürdüğünüz küçük bebeği düşünmeyin. | Open Subtitles | لا تفكروا بشأن الطفل الصغير الذي قتلناه هناك |
Yani bir iki kadeh içtiyseniz, bu akşam düşünmeniz gereken birşey. | TED | وهو شيء يجب ان تفكروا فيه الليلة ان شربتم كأسين |
İşlem yüzünden doğum başlarsa prematüre bir bebeğin bakımını üstlenip üstlenemeyeceğiniz hakkında düşünmelisiniz. | Open Subtitles | لو سبب لك الإجراء الدخول في الولادة أريدكم أن تفكروا هل يمكنكم رعاية طفل سابق لأوانه |
Azıcık elektriğin bizi, öldürmeyeceğini hiç düşünmediniz mi? | Open Subtitles | ألم تفكروا فى، تعرفون بعض الكهرباء لن تقتلنا |
Beni arkada bırakmayı düşünme bile. | Open Subtitles | ! لا تفكروا بتركي، سوف ألحق بكم بالتأكيد |
Hepinizin bir kenara atmadan önce bunu düşünmesini isterim. | Open Subtitles | أريدكم فقط أن تفكروا بالأمر قبل أن تلقوه جانبا |
Bu karmaşaların ne kadar kırıcı olduğunu hiç düşündünüz mü? | Open Subtitles | الم تفكروا ابدا في مدى أذية هؤلاء المتورطين ؟ |
Bunu terorist olmadan önce düşünecektiniz! | Open Subtitles | كان عليكم أن تفكروا بهذا قبل أن تصبحوا إرهابيين |
Bunu bir düşünün. Bu saldırı genel. | TED | ان تفكروا بهذا تصورا هذا الهجوم بصورة عامة .. |
Ve meydana gelişinde bir parçası olmak istediğiniz toplulukla ilgili düşünmenizi istiyorum. | TED | وأريدكم أن تفكروا في المجتمع الذي تريدون أن تكون جزءً من صنعه |