"تفكرين به" - ترجمة من عربي إلى تركي

• düşündüğünü
• düşünüyorsun
• düşündüğün
• düşünüyordun
• Aklından
• düşündüğünüzü
• aklına
• onu düşünüyor
• Aklınızdan
• düşünüyorsan

Ne düşündüğünü biliyorum, ama açıklığa kavuşturdum.
أعلم ما تفكرين به لكنني وضحت الأمر للغاية

Bırakalım bu konuyu. Hayır Yevette. Gerçekten ne düşündüğünü bilmek istiyorum.
لا يا عزيزتي أريد أن أعرف ما الذي تفكرين به

Ne düşünüyorsun bilmiyorum ama Ji Hyun seni çok seviyordu.
لا أعرف ما تفكرين به ولكن جي هيون أحبتكِ كثيرًا

Bugünlerde onu düşünüyorsun. Her zamankinden daha çok.
هل كنتِ تفكرين به مؤخراً على غير العادة ؟

Nerede olduğunu Tanrı bilir ve tek düşündüğün şey para.
والله اعلم اين هو, وكل ما تفكرين به هو المال

En iyi arkadaşımla çıplak yataktayken bunu mu düşünüyordun?
هل هذا ما كنتي تفكرين به عندما كنتي عاريه أمام أفضل أصحابي

Bak, ne düşündüğünü bilmiyorum, ama hiç yardımcı olmuyorsun.
إنظري,أنا لا أعرف ما تفكرين به ولكن ذلك لا يساعد في شئ.

Bak, ne düşündüğünü bilmiyorum ama, bana yardım etmiyorsun.
إنظري,أنا لا أعرف ما تفكرين به ولكن ذلك لا يساعد في شيئ

Bana ne düşündüğünü söylemen gerek. Hayır, anne.
أريد منكِ ان تخبريني بما تفكرين به لا يا أمي

Ne düşündüğünü bilmiyorum, ama her neyse, bence güzeldir.
لا أعرف ما الذي تفكرين به ، لكنه سيكون شيئاً جميلاً

Ne halt düşündüğünü söylemek ister misin?
هل ستقومين بإخبارى عما كنتِ تفكرين به بحق الجحيم ؟

Evet ama bunu düşünmememek, aslında düşünüyorsun anlamına geliyor.
أجل ولكن عدم التفكير به يعني أنك تفكرين به

Tommy'yle çok daha uyumlu bir çift olurdunuz diye düşünüyorsun ve günün birinde Tommy'yle ayrılma şansımız olduğuna inanıyorsun.
أعلم ما الذي تفكرين به تعتقدي إنكِ و تومي ستكونا محبين حقاً وتفترضيإنهناكفرصهلياناوتوميلننفصليوماًما..

Ne düşünüyorsun? Haydi, ben yaşamak için bu işi yapıyorum.
مالذي تفكرين به, اخبريني هذا ما أقوم به من اجل لقمة عيش

- Ne düşünüyorsun?
ما الذي تفكرين به لحم الخنزير أم المعكرونة؟

düşündüğün her kırıcı şeyi öylece pat diye söyler misin?
هل تقولين كل الكلام الجارح الذي تفكرين به وحسب؟ لا.

Değerli bir dost... düşündüğün gibi değil.
لَيسَ كما تفكرين به و على أية حال أردتُ إخْبارك شيءَا.

Son iki yılın her anında onu düşünüyordun.
في كل لحظة خلال العامين الأخيرين كنتِ تفكرين به

Şuradaki hanımları izliyordun. Ne düşünüyordun?
كنتي تشاهدين تلك السيدتين ماذا كنتي تفكرين به ؟

Tanrı aşkına Terry! Bazen Aklından birilerine âşık olmak haricinde hiçbir şey geçmediğini düşünüyorum.
يا الهى يا تيرى, احيانا يبدو ان هذا هو كل ما تفكرين به

Ne düşündüğünüzü biliyorum, Bayan Campbell.
أنا أعرف ما تفكرين به, آنسه كامبل

Hayatın boyunca her sabah aklına gelen ilk şey ben olacağım.
حتى بقية حياتك سأكون أول شيء تفكرين به كل صباح

O yanında değilken onu düşünüyor musun?
هل تفكرين به عندما لايكون قريباً ؟

Bak, haraca bağlamış değildim, Aklınızdan geçen buysa.
أنظري ، أنا لم أقم بالإعتداء عليه إذا كان ذلك هو ما تفكرين به

Pekâlâ, ne düşünüyorsan, bil ki düşündüğün gibi değil.
حسناً , مهما كان ما تفكرين به إنه ليس كذلك