düşünme şeklimiz, davranışlarımız, işletim sistemimiz çökmüş halde. | TED | طريقة تفكيرنا ، طريقة تصرفنا، منظومة عمل سلوكنا معطلة. |
düşünme şeklimizde, davranışlarımızda Bulgaristan'ı daha iyiye götürecek, kendimiz, arkadaşlarımız, ailemiz ve geleceğimiz için şiddetli bir değişikliğe ihtiyacımız var. | TED | نحتاج تغييرا جذريا في طريقة تفكيرنا وسلوكياتنا لتحويل بلغاريا للأفضل، من أجلنا، من أجل أصدقائنا، لعائلاتنا و مستقبلنا. |
Bugün, cezalandırma konusunda düşünce tarzımızı değiştirmek üzerine konuşmak istiyorum. | TED | اليوم أريد الحديث عن التغيير في طريقة تفكيرنا عن التقويم |
Ama ya çocuklarımızın ayaklanma hakkındaki düşüncelerini değiştirirsek? | TED | ماذا لو غيرنا طريقة تفكيرنا في التمرد عليهم |
Onlar için kötü düşündük diye ne kadar üzülmüştük. | Open Subtitles | هل تذكر كم الذنب الذى شعرنا به لمجرد تفكيرنا بذلك بهم؟ |
Ama size bir haberim var: biz tam tersi düşünüyoruz. | TED | لكن لدي بعض الأخبار لكم :تفكيرنا هذا رجعي. |
Ama Antarktika hakkındaki bu huzurlu düşüncemiz sona erdi. | Open Subtitles | ولكن تفكيرنا الآن حول القارة القطبية الجنوبية قد انتهى. |
Bugün hakkında konuşmak istediğim konu babamın durumundaki diğer insanlara nasıl yardım edebiliriz, çünkü kanser araştırmalarına yatırım sağlamak konusundaki düşüncelerimizi değiştirmek zorundayız. | TED | و الذي أريد مناقشته اليوم هو كيفية مساعدة أشخاص كوالدي, لأنه من المهم تغيير طريقة تفكيرنا فيما يتعلق جمع الأموال لتمويل أبحاث السرطان. |
düşünme şeklimizi değiştiren yeni bir örneği sizinle paylaşayım. | TED | دعوني أريكم مثالًا حديثًا عما غيّر طريقة تفكيرنا. |
Büyük veri yaşayış şeklimizi değiştirecek, çalışma şeklimizi ve düşünme şeklimizi de. | TED | هذه البيانات سوف تغير طريقة معيشتنا و عملنا و طريقة تفكيرنا. |
Öncelikli olarak tıp, sağlık ve araştırma hakkında düşünme şeklimizi değiştirmektir. | TED | من المهم تغيير طريقة تفكيرنا عن الطب. والصحة والأبحاث. |
Peki, ya bu sohbetlere ilişkin düşünme biçimimizi değiştirsek? | TED | ولكن ماذا لو غيرنا طريقة تفكيرنا في هذه المحادثات؟ |
Nerede yanlış yaptığımı düşünmem, Dünya ve Ay hakkında düşünme biçimimizi tamamen değiştiren bir keşfe yol açtı. | TED | لكن ما اقترفتُه من خطأ أدى إلى اكتشاف غيّر تمامًا طريقة تفكيرنا بالأرض والقمر. |
Aslında iyi ya da kötü yok, onları ortaya çıkartan şey, düşünce. | Open Subtitles | ولا يوجد شيء جيد أو سيء ولكن تفكيرنا هو الذي يجعله هكذا |
düşünce tarzımızı, olasılıkları değiştirdik ve bu bana umut veriyor. | TED | غيرنا تفكيرنا وغيرنا الاحتمالات، وهذا يعطي الأمل |
Fakat çatışmaya ilişkin düşünce yöntemlerimizi ve karşı karşıya kaldığımız seçimleri değiştirmenin zamanı geldi. | TED | لكن الوقت قد حان لاعتراض طريقة تفكيرنا تجاه الصراع، وما لدينا من خيارات لمواجهته. |
2007'de ekonomik gelişme hakkındaki düşüncemizi tekrar kavramlaştırmamız gerektiğine karar verdim. | TED | في 2007 قررت اننا نحتاج لاعادة النظر في المفاهيم حول كيف تفكيرنا في التطور الاقتصادي |
Bu problem hakkındaki düşüncelerimizin yönünü değiştiren... ... şey olan salınımları kısmaktan behsetmemişler bile | TED | و لم يتحدث حتى عن تقليل الإنبعاثات وهو يعتبر تغيير حاد في طريقة تفكيرنا في تلك المشكلة |
Biz de bunun başka bir istihbarat servisi olabileceğini düşündük. | Open Subtitles | لذا تفكيرنا الأولي كان ربما وكالة استخبارات دولة أخرى |
Bunun için bizde internetten buluşma ayarlamayı düşündük. | Open Subtitles | ذلك سبب تفكيرنا بالمواعدة على الشبكة |
Aynı şekilde düşünüyoruz, aynı şekilde hareket ediyoruz birbirimizin sandviçlerini bitiriyoruz. | Open Subtitles | تفكيرنا متشابه وتصرفاتنا متشابهة وننهي شطائر احدنا الآخر |
Bilmiyorum. Belki de çok fazla düşünüyoruz. | Open Subtitles | أنا لا أعلم ربما طريقة تفكيرنا صعبة جداً |
Oradaki tek düşüncemiz, hareketi büyüterek Avrupa'ya yardım etmek farklı ülkelerin işbirliğiyle, birleşik büyük bir Avrupa meydana getirmekti. | Open Subtitles | وكان تفكيرنا أن ندعمهم ونحولهم إلى حركة واسعة الأنتشار حتى نستطيع أن نساعد أوروبا) كلها كقارة موحدة) بصرف النظر عن أسم الدولة كان الهدف هو العمل معاً لمساعدتها |
Tat ile ilgili düşüncelerimizi kökten demokratikleştirdi. | TED | جعل تفكيرنا ديمقراطيا بشكل جذري فيما يتعلق بمسألة الذوق. |