Her gün önünden geçeceksiniz. Onu sevmelisiniz. takdir edebilmelisiniz. | Open Subtitles | و أن تمر بجانبها كل يوم و عليك أن تحبها حقاً و أن تقدرها جيداً |
Oy verirken, en çok takdir ettiğiniz özellikleri düşünmek isteyebilirsiniz. | Open Subtitles | عندما نصوت, عليك ان تفكر بشأن الصفات التي تقدرها كثيرا, لذا غدا |
ŞİMDİ KORKUNÇ BİR FEDAKÂRLIK YAPILDI Kİ BUNU GELECEK NESİLLER BUNU TAKDİR EDER. | Open Subtitles | تضحية فضيعة الآن والتي قد تقدرها أجيال المستقبل |
- Sadece onu yeterince takdir ettiğini sanmıyorum. | Open Subtitles | ـ انا فقط لا اظن انك تقدرها ، هل تعرف؟ |
Ama en azından babalar, anneleri takdir eder. | Open Subtitles | لكن على الأقل الناس تقدرها |