"تقنعه" - ترجمة من عربي إلى تركي

• ikna

Onu, sorunları hakkında konuşmak için komşularına gitmeye ikna ediyor.
تقنعه أن يذهب ويتحدث عن مشاكلهم مع القبائل المجاورة.

Haklısın, ama eski karının seni, cinayetten suçlu bulunmuş birisini affetmeye ikna etmesine izin vereceksin.
صح, لكنك ستدع زوجتك السابقة تقنعه للموافقة على عذر بديل لجريمة

Belki onu idrar ve kan örneği vermeye ikna edebilirsin.
ربّما يمكنك أن تقنعه أن يزودنا بعينات للبول والدم.

Eğer onun teslim olmasını ikna edersen... o zaman sana söz verebilirim...
اذا استطعت ان تقنعه بالاستسلام عندها اعدك بهذا

Onu fikrini değiştirmeye ikna etmelisin. Ne gerekiyorsa yap.
عليكَ أن تقنعه بالعدول عن رأيه و افعل أيّما يقتضيه ذلك

Trakyalım ilgisini çekecektir ve tabii Athene oldukça ikna edicidir.
لكن الأسير "الثريشي" سيبهره و بالطبع "باثيني" قد تقنعه تماما

Onu bunun ahlaki bir bozulma olmayacağına ikna etmeye çalış.
حاول ان تقنعه انها لن تكون فسادا أخلاقيا

Bunun tanrıların uyarısı olduğuna ikna edebilirsen...
إذا استطعت فقط أن تقنعه بأن هذا تحذير من الآلة

arkadaşlarına, bazen ailesine ihanet etmeye ikna etmek basit bir iş değildir.
تقنعه ان محيطه، وأصدقائه وأحيانا عائلته ليسوا شيئاً قليلاً

Takip ekibi kadını hiç görmedi ve işyerinde ilişkilerinden hiç bahsetmemesi için adamı ikna etmiş.
قد تكون أيضاً عاهره المراقبة لم ترها أبداً وهي تقنعه لإبقاء علاقتهم سرية في العمل

Karısı, eğer evine yakın olursa onu kemoterapiye ikna edebileceğini düşünüyor.
زوجتة تعتقد أنها بقدرتها أن تقنعه ليتعالج اذا كان قريب من المنزل

Hiçbir alakan olmadığına inanmaya hazırım ama ikna etmen gerekenler ben değilim.
أنا تماماً أصدق ليس لديك أيّ علاقة بشأن هذا، لكنني لستُ الطرف المعنيّ بالأمر بحاجة منك أن تقنعه.

Bence bu gece ikna etmenin daha önemli olacağı biri var.
أظن أنه هناك شخص أكتر أهمية عليك أن تقنعه الليلة.

Onu yeteneğin olduğuna ikna ettikten sonraki plan nedir?
آه , اذا ,عندما تقنعه بمهاراتك, ثم ما هي الخطة ؟

Onunla konuşup onu bütün bu olayı bırakmasına ikna etmenın bir yolu var mı?
هل هناك أية طريقة أن تتحدث معه و تقنعه أن يترك الأمر بأكمله ؟

Eğer onu daha sık yıkanması için ikna edebilirsen sana daha iyi bir gelin bulabilirim.
إذا انت يمكنك أن تقنعه أن يستحم اكثر من العاده, أنا قد اجد لك العروس الأفضلل.

Sosyal Hizmetler de gelmiş adamı ikna etmeye çalışıyor 3 aylığına güvenli bir üniteye geçmesi için.
لقد كانت الخدمات الإجتماعية هنالكَ تقنعه بأنه من الممكن أن يدخل بالحبس لثلاثةِ أشهرٍ , لكن خمن ماذا ؟

Biz babamızla yemek yerken sen de onu kasabayı terk etmesi için ikna edeceksin.
و سوف تقنعه بشكل مهذب أن يغادر البلده بينما أنا و ماجنوليا نتناول العشاء مع والدنا

Ben de öyle dedim ama o ikna edeceğine inanıyor.
ذلك ما قلته، لكنها تعتقد أنه يمكنها أن تقنعه