Şimdi böyle diyorsun, ama temiz havaya çıkana kaya balığını oltaya çekene Tanrı'nın ülkesinin muhteşem görkemini içine çekene kadar bekle. | Open Subtitles | تقول هذا الآن, لكن إنتظر حتى تحرج وترى السمك يترنح تتنفس الهواء الرائع و ترى روعة بلاد الله |
Şimdi böyle diyorsun ama henüz kafana dank etmedi. | Open Subtitles | انت تقول هذا الآن ولكنك لم تدخل في الأمر بعد |
Bunu şimdi söylüyorsun, ama bütün gün ata binip, hayvan kürkü giyip, sonra da tutsak kız kostümü giymiş Kanadalı seksi bir figüranı görünce, onu yağmalamakta özgürsün. | Open Subtitles | أنت تقول هذا الآن. و لكن عندما تمتطي حصان طوال اليوم و أنت ترتدي فرو الحيوانات.. و ترى ممثلة كندية إضافية.. |
Bunu şimdi söylüyorsun, eğer onun bagajında saklanırsan, ve biraz okumak için ışık istersen, üzüleceksin. | Open Subtitles | تقول هذا الآن لكنك لو كنت تختبيء في صندوق سيارتك و أردت أن تقوم ببعض القراءة فسوف تكون أسفاً |
Şimdi böyle konuşuyorsun,... ama gelecekte... | Open Subtitles | تقول هذا الآن لكنك لن... |
Şimdi öyle diyorsun ama onunla evlenme konusunda fikrini değiştirdin. | Open Subtitles | تقول هذا الآن و لكنك غيّرت رأيك بشأن الزواج منها |
Toby, Şimdi böyle diyorsun; ama o kulübe katıldıysa- | Open Subtitles | (توبي) ، إنك تقول هذا الآن --ولكن إذا انضمت إلى ذلك النادي |
Şimdi böyle diyorsun; ama Montecito'nun fotoğraflarını gördüm. | Open Subtitles | تقول هذا الآن (ولكني رأيت صوراً لـ (مونسيتو |
Bunu şimdi söylüyorsun çünkü benim güçlü ve özgür olduğumu düşünüyorsun. | Open Subtitles | تقول هذا الآن لأنك تعتقد بأنني قوية ومستقلة. |
Bunu şimdi söylüyorsun. | Open Subtitles | تقول هذا الآن .. |
- Bunu şimdi söylüyorsun. | Open Subtitles | -هل تقول هذا الآن |
Şimdi böyle konuşuyorsun,... ama gelecekte... | Open Subtitles | تقول هذا الآن لكنك لن... |
Şimdi öyle diyorsun ama birkaç hafta veya ay sonra kim bilir nasıl düşüneceksin. | Open Subtitles | أنت تقول هذا الآن ولكن بعد عدة أسابيع, أو أشهر, من يعلم كيف ستشعر؟ |