"تقوم بتغيير" - ترجمة من عربي إلى تركي

• değiştiriyor
• değiştireceksin
• değiştirir
• değiştiriyorsun

Normale yönelik algını değiştiriyor, ta ki bu duruma gelene kadar.
تقوم بتغيير مداركنا لما هو طبيعي حولنا إلى أن ننتهي هنا

Toplanan veriler, heykellerin hareket ediş şeklini ve pusulanın yönünü değiştiriyor.
والبيانات التي تم تجميعها تقوم بتغيير الطريقة التي تتحرك بها المنحوتة واتجاه البوصلة.

Bugünlerde, ceplerimizdeki o telefonlar akıllarımızı ve kalplerimizi değiştiriyor çünkü bize üç tatmin edici hayali sunuyor.
في هاته الأيام، تلك الهواتف الخلوية داخل جيوبنا تقوم بتغيير عقولنا و قلوبنا لأنها تمنحنا ثلاث أوهام تثلج الصدر.

Beni istediğin kadar siktir edebilirsin, ama o kahrolası pembeyi değiştireceksin.
تبّاً لي كما تشاء، لكنك سوف تقوم بتغيير هذا القميص الورديّ اللعين.

Evet. Sen estetik cerrahısın. Suratımı değiştireceksin.
أنت جراح تجميل سوف تقوم بتغيير وجهي

Kimsenin seçmediği bir hükümet anayasayı nasıl değiştirir?
كيف لحكومة لم يتم التصويت لها تقوم بتغيير الدستور؟

Peki, sende Süpermen gibi üstünü telefon kulübesinde mi değiştiriyorsun?
هل تقوم بتغيير ملابسك في كشك الهاتف مثل سوبرمان؟ ؟

Başka birinin kemik iliğini alarak, bazı temel özelliklerinizi değiştiriyor olabilirsiniz ama hayatınızı da kurtarıyorsunuz.
فعند أخذك لنقي العظم الخاص بشخص آخر أنت ربما تقوم بتغيير نواحٍ أساسية من ذاتك لكنك في الوقت ذاته تقوم بانقاذ حياتك

Bu kız eğer altı ay önce hamileyse şimdi evinde bez değiştiriyor olmalı.
ألا تدركين بأن هذه الفتاة كانت حبلى منذ ستة أشهر لابد من أنها تقوم بتغيير الحفاظات الآن

Jüpiter filoları dışında birkaç BMD ve Mars gemisi rota değiştiriyor.
عدد من سفن يو ان ان و المريخ من أساطيل كوكب المشتري تقوم بتغيير مسارها

Sürekli olarak rotasını değiştiriyor.
لقد كانت تقوم بتغيير طريقها بشكل مستمر.

Evde oturup... bebek bezi değiştiriyor olmamalı.
... لا ينبغي أن تكون في البيت تقوم بتغيير الحفاضات

Oyunu değiştiriyor.
وهي تقوم بتغيير العبة

- Çiş torbasını değiştireceksin.
تقوم بتغيير حقيبته شخ.

Fransa'nın görünen yüzünü değiştireceksin.
.((سوف تقوم بتغيير مصير ((فرنسا

Ve Brit'in seks partneri değiştirmesinden daha hızlı tarz değiştirir.
و هي تقوم بتغيير شكلها أسرع من تغيير البريطانيون لجنس شركائهم هذا صحيح

Şey, elbiselerini değiştirir.
حســــناً، تقوم بتغيير ملابسهـــا

Gördüğüm gemiden nezaman bahsetsem, hep konuyu değiştiriyorsun.
كلّ مرّة أحاول التحدث فيها عن السفينة تقوم بتغيير الموضوع

Gerçek seni yakalamaya biri yaklaştığında, anında konuyu değiştiriyorsun, genelde de karabiber değirmenini soruyorsun.
جيمي كل مره يحاول شخصاَ التقرب منك، تقوم بتغيير الموضوع