Buraya, Birleşik Devletlere geliyorsun ve dokunduğun en ufak şey bile geldiğin yerde yapılmış. Aslında New York'ta doğdum. | Open Subtitles | بماذا تشعُرين بمجيئك هُنا، للولايات المُتحدة، و كل شئ تلمسينه مصنوع من مكان مجيئك؟ |
Lezbiyen olduğumu yargılamadan korktuğum için değil dokunduğun her şeyi yok ettiğin için sana Lori'yi anlatmadım. | Open Subtitles | أنا لم أخبرك عن لوري لا بسبب أنني أهتم باعتقادك أنني سحاقية ولكن فعلت ذلك بسبب أنك تخربي أي شئ تلمسينه |
dokunduğun her güzel şeyi mahvediyorsun. | Open Subtitles | . تُحوّلين أى شئ تلمسينه لقذارة |
- Dokunma ona. - Sen dokunuyorsun. | Open Subtitles | ـ توقف عن لمس ذلك ـ أنتِ تلمسينه |
dokunduğun zaman anlayacaksın. | Open Subtitles | ستفهمين عندما تلمسينه. |