ويكيبيديا

    "تمتلكها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sahip
        
    • sende
        
    • elinde
        
    • musallat
        
    • onda olan
        
    Bu bölgenin sahip olabileceği en büyük teknoloji; deniz suyunu arıtma. TED هذه افضل تكنولوجيا يمكن لهذه المنطقه ان تمتلكها : المقطرات
    En son öğretiler, ilk kez, bize başarılı ailelerin sahip olduğu yapı bloklarını tanımlamamıza izin verdi. TED المنح الدراسية الأخيرة قد سمحت لنا، للمرة الأولى، بتحديد أسس البناء التي تمتلكها الأسر الناجحة.
    Memeli olmayan diğer hayvanların sahip olduğu sabit davranışlar yerine, yeni davranışlar icat edebiliyordu. TED بدلاً من السلوكيات الثابتة التى تمتلكها الحيوانات الغير ثدية العادية، كانت قادرة على اختراع سلوكيات جديدة.
    Seni zombilerin kralına dönüştürmeden önce sende de vardı hani. Open Subtitles مثل تلك التي كنت تمتلكها قبل أن تصبح غير قابل للموت.
    elinde ne kadar yastık ve battaniye var dersin? Open Subtitles كيف يمكنك أن تعبر عن عدد البطانيات و الوسائد اللي تمتلكها ؟
    Büyük bir bölümü duygular, inanç, kimliğini kaybetmek ve bulmak daha önce sahip olduğunuzu bile bilmediğiniz gücü ve esnekliği keşfetmekle ilgilidir. TED لكن الجزء الأكبر يتمثل بالمشاعر والإيمان وأن تفقد هويتك وتجدها من جديد وأن تكتشف القوة والمرونة التي لم تعرف يوماً أنك تمتلكها
    Bu sadece bir kaç türün sahip olduğu bir yetenek. TED هذه مَيزة عدد قليل من الفصائل تمتلكها على كوكبنا.
    Galiba aptallık ediyorum ama her geçen gün onda olan, ama benim sahip olmadığım şeylerin fakına varıyorum:.. Open Subtitles هذا لطيف منك أخشى أننى كنت حمقاء ولكن كل يوم أدرك الصفات التى : كانت تمتلكها وأفتقر إليها
    - Ona sahip olduğun için çok şanslısın dostum. - Orospu çocuğu. Open Subtitles ـ أنت محظوظ فعلا أنك تمتلكها يا ولد ـ إبن العاهرة
    Sizinle aynı haklara sahip bu güzel ağaçları yok etmenize müsaade edemeyiz. Open Subtitles لا يمكننا السماح لك بتدمير هذه الأشجار الجميلة والتي تمتلك نفس الحقوق التي تمتلكها أنت
    Sayın yargıç, temsil ettiğim sanık bu mahkemede, bu kadının sahip olduğu iddia edilen güçler nedeniyle yargılanıyor. Open Subtitles سيدى القاضى عميلى يجلس فى هذه القاعه فى محاكمه على حياته بسبب قوى تدعى هذه السيده أنها تمتلكها
    Ki bu da kaybetmediğin anlamına gelir, çünkü hiç sahip olmadın. Open Subtitles مما يعني أنك لم تفقدها، لأنك لم تمتلكها أبداً.
    sahip olduğun yeteneği boşa harcadığını gördükçe, deliriyorum. Open Subtitles وعندما أرى الموهبة التى تمتلكها وأرى بأنّك تهدرها، اوبخك.
    Tanıyorum seni... Daima sahip olamayacağın şeyleri istersin. Open Subtitles أنت تريد دائماً كل الأشياء التى لا تمتلكها ..
    Senin aslında sahip olmadığın ama öyle düşündüğün küçük hediyelik eşyan olmaktan bıktım. Open Subtitles لقد سئمت من أكون زوجتك الجائزة التى لا تزال تعتقد أنك تمتلكها وكما هو واضح أنت لا تفعل
    Çocukken sahip olduğu bir bebeği canlandırmak için 3 kadın öldürdü. Open Subtitles قتلت 3 نساء في محاولة لإعادة ابتكار نوعية دمى كانت تمتلكها في صغرها
    - Leo'da para yok sende var. Open Subtitles -إن " ليو " لا يمتلك نقوداً و لكن أنت تمتلكها
    Şimdi sende olduğunu düşünüyorlar Jack. Open Subtitles والان هم يعتقدون انك تمتلكها يا جاك
    mahkeme kanıt ister ve sende kanıt yok. Open Subtitles المحكمة ستطلب الأدلّة وأنت لا تمتلكها
    sahip olduğun güç bu. elinde tuttuğun kontrol bu. Open Subtitles هذه القوة التي تمتلكها , هذه السيطرة التي لديك
    Diyorlar ki, Yash hurafe karşıtlığı ile ilgili vaaz verirken kız arkadaşına ruhlar musallat oluyor. Open Subtitles , يقولون بان ياش يكافح لإنها هذه الخرافات وصديقته تمتلكها روح شريرة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد