Dünyada bu mermiyi ateşleyecek güce sahip sadece dört tüfek var. | Open Subtitles | هناك 4 بنادق في العالم تمتلك القوة الكافية لإطلاق رصاصة كهذه |
Ellen, satın alınabilir bir yatırım diyebileceğimiz bir hayata sahipti malesef oynaması gereken rol için gerekli güce sahip değildi. | Open Subtitles | عاشت إيلين حياةً من الأفضل وصفها بأنها مغامرة فاسدة فيها.. وبندم.. لم تمتلك القوة لكي تلعب دورها. |
Sadece benim seni buradan çıkaracak güce sahip olduğumu yoksa tıpkı babam gibi burada öleceğini hatırlatmama gerek var mı? | Open Subtitles | هل أحتاج أن أذكرك أنني الوحيدة التي تمتلك القوة لتحريرك أو ترى أن تموت هنا |
Yaman bir suçlu numarası yapmanın anahtarı güçlü görünmektir. | Open Subtitles | عندما يتعلق الأمر بمجرمين أشداء المفتاح لكي تمتلك القوة |
Kızı kolayca elde edecek gücünüz olduğu ortada. | Open Subtitles | بالتأكيد تمتلك القوة كي تأخذها بكل بساطة |
Acının üstesinden gelebilmek için kararlı olmalısın Bob. | Open Subtitles | يجب عليك أن تمتلك القوة لتسبب الالم يا بوب |
Barnes'ı yüklenip onu boğacak kadar güce sahip değil. | Open Subtitles | هي لا تمتلك القوة لحمل(بارنز ) مدة كافيه لتُغرقه. |
Yaman bir suçlu numarası yapmanın anahtarı güçlü görünmektir. | Open Subtitles | عندما يتعلق الأمر بمجرمين أشداء المفتاح لكي تمتلك القوة |
Kızı kolayca elde edecek gücünüz olduğu ortada. | Open Subtitles | بالتأكيد أنت تمتلك القوة كي تأخذها ببساطة. |
Acının üstesinden gelebilmek için kararlı olmalısın, Bob. | Open Subtitles | يجب عليك أن تمتلك القوة لتسبب الالم يا بوب |