dayak yedim, uyuşturucu ve alkol alarak büsbütün uçtum ve bir fahişeyle arkadaşlık yaptım. | Open Subtitles | لقد تم ضربي , ولقد إنتشيت بشكل كامل من المخدرات و الكحوليات و تصادقت مع عاهرة |
Beni benden daha iyi tanıyan bir adam tarafından kaçırıldım, bağlandım ve dayak yedim. | Open Subtitles | لقد تم أ ختطافي , لقد كنت مربوطه و تم ضربي من قبل رجل , عرف من أكون أكثر من نفسي |
dayak yedim, üzerime tükürdüler, bıçaklandım, hırpalandım ama eğer her seferinde kalkmazsam bana yazıklar olsun. | Open Subtitles | لقد تم ضربي و البصق عليّ و طعني و طرحي أرضًا لكني سأكون ملعونًا إن لم أنهض دائمًا |
Gardiyanlardan da iyi dayak yedim. | Open Subtitles | لقد تم ضربي جيداً من الحراس أيضاً |
Bak, kanı bozuğun birinden yumruk yedim. Önemli değil. Bir şeyim yok. | Open Subtitles | لقد تم ضربي على يد فتاة صغيرة سيئة أنه لا شيء أنا بخير |
Korkmuyorum, daha önce kızlardan dayak yedim. | Open Subtitles | أنا لستُ خائفاً... لقد تم ضربي من قبل فتاة من قبل. |
Çocuklar. - dayak yedim... - Merhaba Jamaal! | Open Subtitles | تم ضربي وإهانتي والضحك علي |
Senin için dayak yedim. | Open Subtitles | لقد تم ضربي للتو مِن أجلكِ. |
Ben çok dayak yedim. | Open Subtitles | لذلك .. لقد تم ضربي |
Zoe, az önce dayak yedim. Yüzüme yumruğu yapıştırdılar. | Open Subtitles | لقد تم ضربي قبل قليل |
Bakın, ben korkaklığımdan dayak yedim. | Open Subtitles | لقد تم ضربي لأني جبان |
- Ne? Daha doğrusu, yumruk yedim. | Open Subtitles | أو في الحقيقة, لقد تم ضربي. |