Bu utanç verici ama zavallının ölümü sayesinde Arthur Seldom'la yemek yedim. | Open Subtitles | هذا محرج بفضل موت تلك المسكينة تناولت الغداء مع آرثر سيلدوم |
Little Richard'la yemek yedim. | Open Subtitles | (وبعدها تناولت الغداء مع (ليتل ريتشارد |
Annem Başkanın karısıyla öğle yemeği yemiş. | Open Subtitles | وماذاتعرف... أمي تناولت الغداء مع زوجة الرئيس |
Annem Başkanın karısıyla öğle yemeği yemiş. | Open Subtitles | حقاً؟ وماذاتعرف... أمي تناولت الغداء مع زوجة الرئيس |
Gene ile öğle yemeği yedim. Bana bazı isimler verdi. | Open Subtitles | تناولت الغداء مع (جين) أعطاني بعض الأسماء |
Akşamları Leonard ve Raj ile gezintilere çıkıyoruz ve Dr. Nowitzki ile öğle yemeği yedim. | Open Subtitles | (تنزهت مع (ليونارد) و(راج في المساء (تناولت الغداء مع د. (نويتسكي |
Bir arkadaşla yemek yedik. Ya sen? | Open Subtitles | انا للتو تناولت الغداء مع صديق ماذا عنك ؟ |
Geçtiğimiz çarşamba Robert Craft ile yemekteydim. | Open Subtitles | تناولت الغداء مع (روبرت كرافت) الأربعاء الماضي |
Bu öğlen Tom'la yemek yedim. | Open Subtitles | تناولت الغداء مع (توم) هذا اليوم |
Karın, öldürüldüğü gün, bir arkadaşıyla öğle yemeği yemiş. | Open Subtitles | زوجتك يوم مقتلها تناولت الغداء مع صديق |
Bugün Bobby Walker ile öğle yemeği yedim. | Open Subtitles | تناولت الغداء مع (بوبي والكر) اليوم |
Hemşirelerden biriyle yemek yedik. | Open Subtitles | تناولت الغداء مع إحدى الممرضات |
Şimdi beraber yemek yedik? Zoey. | Open Subtitles | لقد تناولت الغداء مع.. |
Biraz önce Arthur Seldom ile yemekteydim. | Open Subtitles | (تناولت الغداء مع (آرثر سيلدوم |