İyi bir Çin yemeği alabileceğimiz bir yer bilmek isterdim. | Open Subtitles | أتمنى لو أعرف بعض اماكن تناول طعام صيني جيدة. |
Canım gecenin üçünde Çin yemeği çektiğinde hemen bir 5 yıldızlı şefi kaçırmıştın sabah olana kadar 'hoi-sin' yemiştik. | Open Subtitles | أنا كنت أيضا مجنون كنت أريد تناول طعام صيني في الساعة الثالثة بعد منتصف الليل وأنت خطفت لي رجل صيني من فندق خمس نجوم |
- ...öğlen Hint yemeği yedik. | Open Subtitles | لا يمكننا تناول طعام تايلندي لقد تناولنا طعاما هنديا في الغداء |
Öğle yemeğine su tankları dolmuş olacak, Bay Hersch. Sizi temin ederim. | Open Subtitles | الخزانات ستكون ملأى بحلول وقت تناول طعام الغداء، سيد هيرش، أنا أعدكم. |
Bu da teorimi kanıtlıyor ki sağlıksız beslenme sıkıcı değil, kesin olarak da tehlikeli. | Open Subtitles | مما يثبت نظريتي أن تناول طعام صحيّ ليس ممل فحسب بل أنه أمر خطير |
- Öğle yemeğini unuttuk. | Open Subtitles | مهلا، نحن قد نسيت تماما عن تناول طعام الغداء. أوه. |
Yarın öğle yemeğinden sonra sigara içmek için arka tarafa gideceğim. | Open Subtitles | بعد تناول طعام الغداء غدا سوف أذهب إلى الزقاق الخلفي لأدخن سيجارة .. |
Zavallı adamın ziyafetine gidip dul karısının yiyeceklerinden Yemekten mi bahsediyorsun? | Open Subtitles | أتعني التطفّل على صحوة ذلك الرجل المسكين، و تناول طعام أرملته؟ |
Bu akşam yemeği bizim evde yiyip bebekle falan oynamak ister misin diye soracaktık. | Open Subtitles | كنّا نتسائل إن كنتَ تود تناول طعام العشاء معنا الليلة بمنزلنا وتلعب مع طفلتنا |
Öğlen yemeği saat 1'de. Artık büyük ligdesin. | Open Subtitles | تناول طعام الغداء في الواحدة ظهراً أنتَ مع كبار المسؤولين الآن |
Akşam yemeği daha iyi bir fırsattı. | Open Subtitles | سيكون تناول طعام الغذاء معك أمراً رائعاً. |
yemeği de birlikte hazırlarız diye düşündüm. | Open Subtitles | واعتقدت أنه ربما سوف نتمّ ذلك مع تناول طعام منزلي لذيذ |
Eğer seni daha iyi hissettirecekse, benimle akşam yemeği yemek zorundasın. | Open Subtitles | حسنٌ، إن كان يُشعركِ بتحسّن، عليكِ تناول طعام العشاء معي. |
Yakışıklı ve en iyi mekanlarla bağlantısı olan biriyle akşam yemeği mi? Eski hayatıma geri döndüm. | Open Subtitles | تناول طعام العشاء مع شخص لطيف لديه إتّصالات بالأمـاكن الرّاقية؟ |
Seninle birlikte akşam yemeğine gelebilirim. | Open Subtitles | إذاً أستطيع تناول طعام العشاء معك؟ |
Öğle yemeğine çıkıyorum. | Open Subtitles | أنا ذاهب ل تناول طعام الغداء. |
Birçok erkek için et açısından zengin bir beslenme düzeni erkekliğin göstergesi sayılarak güçlü ve erkeksi olmakla özdeşleştirilir. | Open Subtitles | بالنسبة للعديد من الرجال تناول طعام غني باللحوم يُرى كانعكاس لرجولتهم، ومرتبط مع كونهم أقوياء ورجوليين. |
Sekiz haftalık bitkisel beslenme sonrası Joey Aucoin hala hiçbir ilacını kullanmıyordu. | Open Subtitles | بعد انقضاء 8 اسابيع في تناول طعام نباتي المصدر، كان (جوي أوكوين) لا يزال ممتنعاً عن أخذ كل أدويته. |
-Sonra tekrar aramamı ister misin? Öğlen yemeğini yeni bitirdik ve geç kalmak istemem. | Open Subtitles | نحن انتهيت للتو من تناول طعام الغداء، وأنا لا أريد أن أكون ذلك الشخص. |
Programlar, protokoller, öğle yemeğini sipariş edeceğimiz yer. | Open Subtitles | من جدولة والبروتوكولات إلى أين نحن الطلب تناول طعام الغداء. |
Yani... şey... sanırım akşam yemeğinden bahsediyorduk. | Open Subtitles | إذن كنا نتحدث عن تناول طعام العشاء على ما أظن |
Öğle yemeğinden önce olmaz. | Open Subtitles | ليس قبل تناول طعام الغداء. |
Nefesim kesildi Yemekten hemen çıktım diye | Open Subtitles | أنا من كوس التنفس اضطررت الى العودة بسرعة من تناول طعام الغداء. |