ويكيبيديا

    "تنكسر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kırılır
        
    • kırılmadı
        
    • kırılmaz
        
    • kırılıyor
        
    • kırıldığında
        
    • kırılacak
        
    • kırılmamış
        
    • kırılıncaya
        
    • kırıldı
        
    • kırılan
        
    • bozulur
        
    • kırmadan
        
    • kırılana
        
    • kırıldığı
        
    • kırılmıyor
        
    Dreadnoughtus'lar düşer, kaburgalar kırılır ve ciğer oyulur. TED إذا وقع الدريدنوتس، تنكسر أضلاعه وتخترق رئتيه.
    Şu hurdaya bak! Kutudan çıkarır çıkarmaz kırılır bunlar. Open Subtitles انظر لهذه الخردة تنكسر أول ما تخرجها من غلافها
    Bu burun 64 dövüştür hiç kırılmadı. Open Subtitles هذه الأنف لم تنكسر خلال اربعة وستون مباراة
    Şunu her zaman hatırlayın. Kemikleriniz bobsled'in içinde kırılmaz. Open Subtitles دائماً تذكروا أن عظامكم لن تنكسر أثناء التزلج
    - En azından iradeleri kolay kırılıyor zamanımıza güzellik katabilecek halde olmuyorlar. Open Subtitles على الأقل إراداتهم تنكسر بسهولة لكنهم نادرا في مركزهم لجعله يساوي لحظتنا
    Bu döngü kırıldığında, işlerin gidişatı değiştiğinde, işte o zaman kıyamet kopacak. Open Subtitles عندما تنكسر الدورة وعندما تتغيّر الأشياء
    Çıkarmaya kalkışırsan kapsül kırılacak... ve zehir serbest kalıp ölümüne yol açacak. Open Subtitles إذا حاولت إزالتها ، فإن الكبسولة سوف تنكسر تنشر السم و تقتلك
    Nerdeyse kapımı kıracak kadar öfkeliydin. Şaşırmaman gerekir. Duvara birkaç çivi çakıyordun ve... her ne kadar kırılmamış olsa da diğer tarafta benim aynamı düşürmüştün. Open Subtitles دققت مسمارا في الحائط وأوقعت مرآتي، إنها لم تنكسر
    Cesaretleri tamamen kırılıncaya kadar sürer anca. Open Subtitles حتى تنكسر روحهم المعنوية تماماً
    Sonunda oyuncak kırılır ve onaramazsın, çünkü ucuz plastikten yapılmıştır! Open Subtitles ثم بعد أن تحصل على اللعبة تنكسر لأنها مصنوعة من بلاستك رخيص
    Eğer çekersen, kırılır, eğer kırılırsa, ameliyat gerekir ve ameliyatı sen yaparsan. adama bir tabut gerekir. Open Subtitles إذا شديت عليها, سوف تنكسر و إذا إنكسرت, سيحتاج لعملية و إذا أجريتها, عندها, بالتأكيد, سيحتاج لصندوق
    Asılınca, boynun kırılır, omur iliğin ciddi zarar görür o yüzden kan basıncın sıfıra düşer ve bilincini kaybedersin. Open Subtitles عند الشنق، تنكسر رقبتك وتتأذى حبالُك الصوتية مما يهوي بضغطك إلى الصفر فتفقد وعيك
    İlk altı seferde kırılmadı. Ama o denemekten vazgeçti mi? Open Subtitles لم تنكسر في المرات الست الأولى ولكن هل إنسحب من المحاولة؟
    Sakin ol, koca bebek. kırılmadı. Open Subtitles هوّن على نفسكَ أيّها الفتى الكبير، أنفك لم تنكسر.
    Babamı, kırılmaz zincirlerle sarmalayıp cüce bir yıldızın kalbine işledi. Open Subtitles قام بربط أبي بسلسلة لا تنكسر معلقة في قلب نجم قزم
    İstediğin kadar bükebilirsin, ama asla kırılmaz. Open Subtitles يمكنك ان تحنيها كما تريدين ولكنها لن تنكسر أبداً
    Bilgisayarım donuyor, tükenmez kalemler yazmıyor kurşun kalemler kırılıyor. Zihnimdekiler uçup gidiyor. Open Subtitles توقف حاسوبي, وانتهى الحبر من الأقلام والاقلام الرصاص تنكسر, عقلي أصبح فارغاً
    Küçük kalpleri kırıldığında ise kendini aptal gibi hissediyorsun. Open Subtitles تَحسُّ انك احمق عندما تنكسر قلوبهم الصَغيرة
    Kenobi, çevresindekilere yardım edemeyeceğini anladığında cesareti kırılacak ve benim olacak. Open Subtitles عندما يدرك كانوبي انه لا يستطيع ان يساعد من حوله عزيمته سوف تنكسر وسوف يكون لي
    Ancak hâlâ besin zincirinin kırılmamış olduğu, insanların hâlâ okyanusu paylaştığı bir yer var. Open Subtitles لكن هناك مكان حيث يظل يتشارك الناس والمحيط حيث لم تنكسر سلسلة الطعام
    Bir askı telini kırılıncaya kadar bükmeye benzer. Open Subtitles تمامًا مثل لىّ شماعة سلكية حتى تنكسر
    - Onun yüzünden Charles Grodin'e.., ...vereceğim şişe kırıldı. Open Subtitles شريكه سوزان في السكن ايام الجامعه انها غلطتها التي جعلت علبه الصلصه تنكسر التي كنت ساعطيها لـ تشارلز جوردن
    Bir kaç hafta geçtiği zaman kırılan, o kabarık çiçekleri bilirsiniz. Open Subtitles النوع الذي عليه ورود التي كانت تنكسر بعد أسابيع
    Ama ,ansızın büyü bozulur, ...ne isterseniz yaparlar. Open Subtitles لكنْ عندما تنكسر روحها ستفعل أيّ شيءٍ تريدينه
    [Esnaf] Gel kollarını da kırmadan, bir şerbet iç. Open Subtitles ‫تعال واشرب كوب عصير‬ ‫قبل أن تنكسر يديك أيضاً‬
    Büyü kırılana kadar dünyada dolaşır ve insan beyniyle beslenirsiniz." Open Subtitles عليك أن تمشي بالأرض تتغذى على عقول الأحياء حتى تنكسر اللعنة
    Bu senin suçun değil. Tıpkı leş bir barda boynumun kırıldığı o ilk gün benim suçum olmadığı gibi. Open Subtitles هذا ليس خطأك، مثلما لم يكُن خطأي أن تنكسر رقبتي في حانة شعبية مزرية.
    Küçük çocuğun boynu kırılmıyor ve bir süre orada sallanıyor. Open Subtitles رقاب الأطفال لا تنكسر لذا تدلى هناك لفترة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد