Yani tamamen açık kaynaklı, vatandaş güdümünde potansiyel bir kentsel Gelişim modelinin tohumlarını görmeye başlayabiliriz. | TED | لذا يمكننا أن نبدأ في رؤية بذور المصدر المفتوح تماماً، نموذج تنمية حضرية بقيادة المواطن، من المحتمل. |
Çok kazanan biri, bir kurtarıcı oldum ve acımı kişisel Gelişim kitapları ile uyuşturdum. | TED | أصبحت من ذوي الدخل المرتفع، والمنقذة، وهدأت الألم بكتب تنمية الذات. |
Bir sanatçının varoluşsal,sosyal ve politik etkisi onun bağlı olduğu ulusun kültürel kimliğinin gelişimi için çok önemli. | TED | التأثير الوجودي والاجتماعي والسياسي الذي يملكه الفنان و دوره في تنمية الهوية الثقافية لأمته مهم جدا. |
Yoksa erken çocuk gelişimiyle ilgili başka aptalca düşünceleri mi konuşmak istiyorsunuz? | Open Subtitles | أم أردتِ فقط مناقشة المزيد من الأفكار الحمقاء حول تنمية الطفولة المبكرة؟ |
Yöneticisi, çocuk gelişiminde doktora yapmış. | Open Subtitles | المُديرة لديها درجة الدكتوراه في تنمية الطفل. |
Hayat kurtarmak, çocukları eğitmek, ekonomileri geliştirmek, ve daha fazlası neredeyse imkansız hale gelmiştir. | TED | ويصبح شبه مستحيل إنقاذ الأرواح، تعليم الأطفال، تنمية الإقتصاد، أي شئ. |
Bize hiç bulaşmayan Wolf City'ye ait Wolf City Geliştirmenin sahibi. | Open Subtitles | صاحب شركة تنمية مدينة وولف ويملك مدينة وولف باكملها لقد اتفقنا معه على ان يتركنا لحالنا |
4.000 şirketle bir çalışma yürüttük ve onlardan liderlik geliştirme programlarının etkinliğini göstermelerini istedik. | TED | لقد أجرينا دراسة شملت 4000 شركة، وسألناهم، لنرى فعالية برامج تنمية القيادة الخاصة بهم. |
[Haeshin Yeni Kasaba Gelişim Projesi Sözleşme Anlaşması] [Haeshin Yeni Kasaba Gelişim Projesi] | Open Subtitles | [اتفاقية مشروع عقد بلدة هاي شين الجديدة] [مشروع تنمية بلدة هاي شين الجديدة] |
Evet Bay Scott, Willie üst düzey Gelişim yöneticimiz seneye sunacağı özel proje için özgün bir tarza sahip çok özel bir senarist aramakta. | Open Subtitles | لذلك، والسيد سكوت، ويلي، لدينا كبار التنفيذيين تنمية قد تبحث لسيناريو خاص جدا بصوت مميز |
Galiba şu kişisel Gelişim mezheplerinden birine filân bulaşmış. | Open Subtitles | أعتقد أنه يتبع إحدى... جماعات تنمية الشخصية تلك. أو شىء ما |
Günaydın, Aşağı Manhattan Gelişim Kurumu. | Open Subtitles | صباح الخير. .شركة تنمية "مانهاتن" السفلى. |
Öncelikle, çok daha fazla kişi insan gelişimi için çalışmalı, özellikle gelişmekte olan bir ülkede yaşıyorsa. | TED | نريد أشخاص أكثر ليبدأوا وظائفهم في مجال تنمية البشر. خصوصا لو كنت تعيش في بلد نامي. |
İnsan sermayesi gelişimi Sierra Leone'deki ulusal kalkınmanın anahtarıydı. | TED | كانت تنمية الرأسمال البشري بمثابة الحل للتنمية الوطنية في سيراليون. |
Lisa'nın ufak çocuk gelişimiyle ilgili eğitimi varmış. | Open Subtitles | ليزا لديها شهاده في تنمية الطفولة المبكره |
Hem de sana erken göğüs gelişimiyle ilgili o yazıyı göstermiştim. | Open Subtitles | وأريتك مقالة عن تنمية الثدي في وقت مبكر |
Aslına bakarsan Çocuk gelişiminde master yapmış, yedi kardeşin en büyüğü... dolayısıyla tecrübe sahibi. | Open Subtitles | في الواقع , لديه رسالة ماجستير في تنمية الطفل , وهو الأكبر لـ7 أشقاء إذاً لديه العديد من الخبرة , إنه مثالي |
Öyle bir yaratığı geliştirmek en az 18 ayımızı alır. | Open Subtitles | تنمية مخلوق آخر سيستغرق 18 شهراً كحد أدنى، |
Wolf City Geliştirmenin sahibi. Kendi de burada! | Open Subtitles | المالك لشركة تنمية مدينة الذئب ، انه هنا بنفسه |
Liderlik geliştirme için çok daha fazla yatırım olurken, liderlikteki eksiklikler neden giderek artıyor | TED | لماذا الفجوات القيادية مستمرة في الاتساع في الوقت الذي يكثر فيه الاستثمار في تنمية المهارات القيادية ؟ |
Fakat ben ücretsiz, kaliteli eğitim, uygun fiyatlı, yüksek kaliteli sağlık hizmetleri, gıda güvenliği aracılığıyla iş gücü gelişimine yatırım yapan bir ülkenin ulusal kalkınma programını hızlandıracağını savundum. | TED | لكن قمت بحملة أن الأمة التي تستثمر في تنمية الرأسمال البشري عن طريق التعليم النوعي المجاني، وخدمات رعاية صحية بأسعار معقولة وعالية الجودة والأمن الغذائي سيسّرع برنامجها التنموي الوطني. |