Hala sana çok değer veriyorum ama senin artık bana değer verdiğini inanmıyorum. | Open Subtitles | مازلت أهتم لأمرك كثيراً ولكن لا أعتقد أنك مازلت تهتم لأمري. |
Benden hoşlandığını, bana değer verdiğini söylüyorsun ama sonra birden beni ekiyorsun. | Open Subtitles | تقول أنك تحبني وتقول أنك تهتم لأمري, ثم تتخلى عني وحسب |
Bana değer verdiğini biliyordum. | Open Subtitles | عرفت أنك تهتم لأمري |
Gerçekten umursuyormuş gibi davranıyordu, bu da kafamı karıştırdı. Emily, tanıştığıma memnun oldum. | Open Subtitles | لقد مثلت بالفعل كأنها تهتم لأمري وهذا الأمر يحيرني |
Beni umursuyormuş gibi davranmayı kes. | Open Subtitles | توقف عن التظاهر أنك تهتم لأمري |
Ve beni umursuyormuş rolü yapma. | Open Subtitles | ولا تدعي أنك تهتم لأمري |
Evan, bana değer verdiğini biliyorum. | Open Subtitles | إيفان، اعرف أنك تهتم لأمري |
değer verdiğini biliyordum. | Open Subtitles | عرفت بأنك تهتم لأمري |
Bana değer verdiğini sanıyordum. | Open Subtitles | أعتقد انك تهتم لأمري |