Yapmam gerekeni yapıp çoraplarını çıkarttırsaydım, parmağını görür vakayı günlerce önce çözerdim. | Open Subtitles | لو جعلتها تخلعها وهذا ما توجب عليّ لكنت رأيت إصبع القدم وحللت الحالة قبل عدة أيام |
O çocukları kızlarıma saldırırken gördüm ve yapmam gerekeni yaptım. | Open Subtitles | ،لقد رأيت هذين الفتيين يعتديا على ابنتيّ .ففعلت ما توجب عليّ فعله |
Kardeşime kıyafet almak için düğün bütçemden 30.000 dolar kesmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | توجب عليّ نزع 30 ألف دولار من ميزانية زفافي لأشتري لأختي فستانا |
İkincisinde, doğumdan sonra büyük bir ameliyat geçirmek zorunda kaldım, bu yüzden geri dönmek için altı hafta bekledim. | TED | توجب عليّ الخضوع لعملية جراحية كبرى بعد ولادة ابني الثاني، لذلك انتظرت ستة أسابيع قبل العودة. |
Ölüm döşeğindeki tatlı bir çocuğu annesiyle buluşturmam gerekti. | Open Subtitles | توجب عليّ أن أضع طفلاً جميلاً يحتضر عند والدته. |
Peki, bir imzanızı isteyeceğim. Bina için malzeme gerekirse diye. | Open Subtitles | لتوقيعك في حالة إذا توجب عليّ جلب بعض الأجزاء لإستبداله. |
Eğer yaşamak için günde dokuz öğün meyve ve sebze yemem gerekiyorsa yaşamak istemiyorum. | Open Subtitles | إذا توجب عليّ أن آكل تسع وجبات من الخضار والفواكه لأعيش كل يوم.. |
Her zamanki gibi geri gelmesini beklemek zorundaydım. | Open Subtitles | 'كالعاده ، توجب عليّ الإنتظار حتى ترغب هي بالعوده |
Gururumu çiğnedim ve yapmam gerekeni yaptım. | Open Subtitles | لقد تجاهلت كبريائي وفعلت ما توجب عليّ فعله |
Sadece yapmam gerekeni yaptım. | Open Subtitles | أنا فقط عَمِلتُ ما توجب عليّ عْمَلُه |
Hayır, bilmem gerekeni öğrendim. | Open Subtitles | - ،كلّا، فهذا كل ما توجب عليّ البحث عنه |
Ben Alan Wilson'a ulaşmak için gerekeni yaptım. | Open Subtitles | لقد قمت بما توجب عليّ القيام به كي أصل لـ(آلِن ويلسن) هنا |
Yapmam gerekeni. | Open Subtitles | ما توجب عليّ فعله. |
gerekeni yaptım. | Open Subtitles | لقد فعلت ما توجب عليّ فعله. |
Kalanını atmak zorunda kaldım. Benim sandviçimi mi attın? | Open Subtitles | توجب عليّ أن ارمي معظمها لقد رميت سندوشتي |
Üç gece arka arkaya onu yatağına taşımak zorunda kaldım. | Open Subtitles | لقد توجب عليّ أن أحمله لفراشه لثلاث أيام متتالية |
Uçup kaçmak istedin, kanatlarını kesmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | حاولتِ الطيران لذا توجب عليّ قطع أجنحتكِ |
Sorun şu ki ona iki kez sormam gerekti. | Open Subtitles | السبب هـو أنـه توجب عليّ أن أسألـه مرتين |
Antrenmandayken biraz hırpalandı ve benim de koçuyla konuşmam gerekti. | Open Subtitles | تمت القسوة عليه قليلا في التدريب و توجب عليّ الحديث مع مدربه |
Beni takip etme diye hafızanı silmem gerekti. | Open Subtitles | توجب عليّ ان أمحو ذاكرتكِ لأمنعك من الهجوم عليّ . |
Peki, bir imzanızı isteyeceğim. Bina için malzeme gerekirse diye. | Open Subtitles | لتوقيعك في حالة إذا توجب عليّ جلب بعض الأجزاء لإستبداله. |
Seninle yeniden birlikte olana kadar beklemem gerekiyorsa... | Open Subtitles | إن توجب عليّ الإنتظار لفترة حتى أكون معك مجددا |
Bu değişimi yapmayacağını biliyordum, bunu yapmak zorundaydım. | Open Subtitles | عرفت بأنه لن يحضرك لموقع التبادل قعلت ما توجب عليّ فعله |