İlk baştaki görevinin şartları hakkında nadiren konuştuk. | Open Subtitles | من النادر أن نفتح موضوع شروط توظيفك الأولي |
En kısa sürede görevinin başına geçeceksin. | Open Subtitles | سنعيد توظيفك في أقرب وقت ممكن. |
seni işe almayı çok istiyor. Bu yüzden yoluna çıkamam. | Open Subtitles | إنه حقاً يريد توظيفك لذا من أنا لأقف بطريقك ؟ |
Ama, seni işe alma kararını bu saldırgan tavırlarını görmeden çok önce vermiştim. | Open Subtitles | لكني قررت توظيفك قبل أن أرى صورتك الجميلة |
Seni tam zamanlı olarak işe almayı istediğimi düşünüyordum. Ama şimdi sana güvenebileceğimi biliyorum. | Open Subtitles | حسبت أنني أريد توظيفك بدوام كامل لكن بعد أن عرفت أنني أستطيع الثقة بك |
Batmasalar bile onlar seni tekrar işe almazlar. | Open Subtitles | و حتى إن لم يفلسوا فلن يقوموا بإعادة توظيفك. |
Sınavı geçemezsen, seni işe almazlar. | Open Subtitles | إن لم تجتز الإختبار، فلن يتم توظيفك |
En kısa zamanda görevinin başına döneceksin. | Open Subtitles | سنعيد توظيفك في أقرب وقت ممكن. |
Okuyup yazabiliyorsan seni işe almam mümkün değil. | Open Subtitles | إذا كنت تستطيعين القراءة و الكتابة لا أستطيع توظيفك |
seni işe alacak kişiyle görüşmek istemez miydin sen olsan? | Open Subtitles | ألا تودين التحدّث إلى الشخص الذي بوسعهِ توظيفك لو كنتِ مكاني؟ |
seni işe alarak kendimi riske attım. | Open Subtitles | ليس هُناكَ اي طريقةُ يمُكننُي تحملُ تكاليفهُ أنا جازفتُ في توظيفك |
Akşam için seni işe almayı kabul etti. Yani Dan Archer'in partisinde olacaksın. | Open Subtitles | وافق على توظيفك للأمسية، ممّا يعني حضورك لحفلة (دان آرتشر) فعليّاً |