Henry Tulip gelir sanmıştım. | Open Subtitles | اعتقدت بانه هنري تيوليب |
Tulip'le sen burayı hazırlarken harika iş çıkardınız. | Open Subtitles | انت و (تيوليب) فعلتم شيئ عظيما في تجهيز هذا. |
Tv dizisinde jenerikten sonra bir lale tarlasında bana çakıyorsun. | Open Subtitles | في المسلسل, تقوم بضربي في حقل تيوليب لتزيد تشويق المسلسل. |
Ve sonra çiçekçi aradı hiç lale olmayacağını söyledi. | Open Subtitles | ثم اتصل بائع الأزهار ليقول أنهلميعدلديه(تيوليب) |
Ve sonra çiçekçi aradı hiç lale olmayacağını söyledi. | Open Subtitles | ثم اتصل بائع الأزهار ليقول ( أنه لم يعد لديه ( تيوليب |