"تَحْدثُ" - ترجمة من عربي إلى تركي

• musun
• Olur

Bekle bir dakika burada ne döndüğünü görmüyor musun?
الإنتظار في الدقيقة، هَلْ لا تَرى ما تَحْدثُ هنا؟

O kurtlardan biri tek başına avlandığında ne Olur biliyor musun?
هو / تَعْرفُ ما تَحْدثُ متى هَلْ أحدهم يُقرّرُ الذِهاب لوحده؟

Biliyor musun, hapiste ne yaparlar? Bilmiyorsun değil mi?
وأنت تَعْرفُ ما تَحْدثُ في السجنِ، أليس كذلك؟

Ama her apartmanda korkunç şeyler Olur Hutch.
لكن هاتش أشياء سيئة تَحْدثُ في كُلّ شُقَّةِ بالبيت

Böyle şeyler sık sık Olur İnsan umudunu kesmemeli.
ما زالَ، مآسي تَحْدثُ كُلّ يوم. أنا لا يَجِبُ أنْ أَفْقدَ أملَ.

Ama bu tür şeyler Olur.
لكن هذه الأشياءِ تَحْدثُ من وَقتٍ لآخَرَ.

Takımdan birinin canı sıkkın olduğu zaman ne Olur, biliyor musun?
تَعْرفُ ما تَحْدثُ عندماعضوفريقكان غاضب.

Kahve, taze mi biliyor musun?
تَحْدثُ للمعْرِفة إذا هذه القهوةِ هَلْ جديد؟

-Bilgi. Bir efsaneyi yendiğinde ne Olur biliyor musun?
تَعْرفُ ما تَحْدثُ متى تَضْربُ a أسطورة؟

- Zebranın ne olduğunu biliyor musun?
- هَلْ تَحْدثُ لمعْرِفة الذي a حمار وحشي؟

Soyunun adını biliyor musun?
تَحْدثُ للمعْرِفة اسم خَطِّكَ؟

Hızlı yemek yersen ne Olur peki?
الموافقة، الذي تَحْدثُ متى تَأْكلُ صوماً؟

Kişinin ölümünden sonra kanda oluşan değişimler, gözler içerisinde çok daha yavaş Olur.
التغييرات التي تَحْدثُ في الدمِّ بعد الموتِ، إحدثْ ببطئ أكثرَ في الزجاجيينِ.

şehrin bakanlık sekreteri kaynım Olur.
سكرتير وزارةِ المدنية تَحْدثُ قمةً ليكُونُ نسيبَي.