Birisini arayıp, "Bize gelip kayıp civcivimi aramama yardım edermisin?" dersen... | Open Subtitles | تَدْعو شخص ما وتَقُولَ، ' يُمْكِنُ أَنْ تَجيءَ وتساعدُني أَبْحثُ عن فرخِي الطليقِ؟ ' |
Neden New York'u arayıp, şansınızı denemiyorsunuz? Biz denedik de! Ve lütfen, ne kadar başarılı olacağınızı ben de bileyim! | Open Subtitles | الذي لا تَدْعو نيويورك وتُصبحُ فرصة، لأن، تَركَني أخبرْك، حاولنَا. |
O zaman anneni ve babanı arayıp, ellerindeki kopyadan formülü okumalarını söyleyemem... | Open Subtitles | ثمّ أنا لا أَستطيعُ إقتِراح تَدْعو أمَّكَ وأبَّكَ ويَحْصلُ عليهم لقِراءة الصيغةِ مِنْ النسخةِ أرسلتَ... |
Nereden arıyorsun? | Open Subtitles | أين تَدْعو مِنْ؟ |
Acil servisi mi arıyorsun? Hayır, Henry'yi arıyorum. | Open Subtitles | Uh، هَلْ تَدْعو 911؟ |
O zaman anneni ve babanı arayıp, ellerindeki kopyadan formülü okumalarını söyleyemem... | Open Subtitles | ثمّ أنا لا أَستطيعُ إقتِراح تَدْعو أمَّكَ وأبَّكَ ويَحْصلُ عليهم لقِراءة الصيغةِ مِنْ النسخةِ أرسلتَ... |
Ona o kadar güveniyor ki, Sehlly'i arayıp... evliliğimize yardımcı olacak bir kursa katılmamız gerektiğini söylüyor. | Open Subtitles | تَأتمنُه كثيراً هي تَدْعو شيلي... ... ويُخبرُهاكيفنحن نَحتاجُ لأَخْذ a فصل لمُسَاعَدَة زواجِنا. |