Şimdi mışıl mışıl uyuyor. Kendisinin Kapı Sorumlusu olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | هي سَتَأْخذُ غفوة صَغيرة، لَكنَّها تَقُولُ بأنّها البوّابةُ. |
Geceyi Niles'ta geçireceğini söylüyor. | Open Subtitles | والآن تَقُولُ بأنّها سَتَبْقى ليلاً مَع النيل، |
Mary o dosyaya erişemezse bombayı kullanacağını söylüyor. | Open Subtitles | ماري تَقُولُ بأنّها عِنْدَها كُلّ نية إستعمال القنبلةِ إذا هي لا تَحصَلُ عَلى الملفِ. |
Amy'den 96 dolarını istedi, kız da parasının olmadığını söyledi. | Open Subtitles | يَسْألُ أيمي ل96$ ه وهي تَقُولُ بأنّها ما عِنْدَها هي. |
Yaşlı bayan bunu kapının ardından duyabildiğini söyledi. | Open Subtitles | السيدة الكبيرة السنّ تَقُولُ بأنّها يُمْكِنُ أَنْ تَسْمعَ هو خلال البابِ. |
Anladığını ama çizimler yüzünden öldüğünü söylüyor. | Open Subtitles | تَقُولُ بأنّها تَفْهمُ، لَكنَّها قُتِلتْ بسبب رسومِها. |
Aylardır orgazm taklidi yaptığını söylüyor. | Open Subtitles | تَقُولُ بأنّها تُزيّفُها لشهورِ. |
Benden mütevazi olduğum için hoşlandığını söylüyor. | Open Subtitles | تَقُولُ بأنّها تَحْبُّني لأني متواضعُ. |
- Çevreci olduğunu söylüyor, ama çevre korumasını veto ediyor. | Open Subtitles | - تَقُولُ بأنّها إختصاصيُ بيئة، لَكنَّهاتدمر الحماية البيئية. |
Çizimleri yüzünden öldürüldüğünü söylüyor. | Open Subtitles | تَقُولُ بأنّها قُتِلتْ بسبب رسومِها. |
O beni çok sevdiğini söyledi. | Open Subtitles | تَقُولُ بأنّها تَحْبُّني كثيراً |
Evet, tıpkı şu kadının ki gibi, kilisedeki yaşlı kadın, ...köpeğini gezdirmek için birine ihtiyacı olduğunu söyledi, ...görüşmeye kravatla gitmeme rağmen. | Open Subtitles | نعم، مثل هذه الإمرأةِ، هذه السيدة الكبيرة السنِّ مِنْ الكنيسةِ، تَقُولُ بأنّها تَحتاجُ شخص ما لتَمْشِية كلابِها، وأنا وَضعتُ على حتى ربطة للمقابلةِ. |
Melinda daha önce böyle bir şey gördüğünü söyledi. | Open Subtitles | مليندا تَقُولُ بأنّها لم ترى ذلك من قبل |