Yukarıda, 17 yaşında ne kadar sinir bozucu olduğunu hatırlatıyor. | Open Subtitles | إنها في الأعلى، و تُذكّرني كم كانت مُزعِجة في عامها الـ 17 |
Kıyafet denemesini hatırlatıyor. | Open Subtitles | زوجة أب مُرْتقبة مجهولة الهويّة تُذكّرني بتجربة ثوبي |
Paraya kıyıp bluzumu kuru temizlemeye verdim. Kuru temizleme torbaları paramın olduğu zamanları hatırlatıyor. | Open Subtitles | تباهيتُ وجعلتهم يُنظّفون قميصي، أكياس المغاسل تُذكّرني لمّا كان عندي مالاً. |
Bana 18. yüzyıIın zarif insanlarını hatırlatıyorsun. | Open Subtitles | إنّي أحيط نفسي بأشخاص خطرين. أنت تُذكّرني بالناس الأنيقون في القرن الثامن عشر |
- Kendine güveniyorsun. Bu işi yaptığım zamanlardaki halimi hatırlatıyorsun. | Open Subtitles | أنت تُذكّرني بنفسي عندما كنت في مثل وظيفتك |
Bana annemin beni boğmaya çalıştığı zamanı hatırlatıyor. | Open Subtitles | إنّها تُذكّرني لمّا كانت أمّي تُحاول خنقي بها. |
Annen bana onu hatırlatıyor. | Open Subtitles | جدتك كانت لديها أجمل عينان، والدتك تُذكّرني بها |
O mektup bana nelerin üstesinden geldiğimi hatırlatıyor. | Open Subtitles | تلك الرسالة... تلك الرسالة تُذكّرني بما تغلّبتُ عليه. |
Aslında bana seni hatırlatıyor, eskiden nasıl birisi olduğunu... | Open Subtitles | تعرف، إنّها تُذكّرني بك حقًّا، كيف اعتدتَ أن تكون... |
Bana bunu hatırlatıyor. | Open Subtitles | ذلك ما تُذكّرني به تلك الواقعة. |
Ve bana birlikte yaz tatiline çıktığımız Susie Bren'i hatırlatıyor. | Open Subtitles | وإنّها تُذكّرني بالصيف الذي تبادلتُ فيه القبلات مع (سوزي برين). |
Bu araba bana Bumblebee'yi hatırlatıyor. | Open Subtitles | أظنّها رائعة. تُذكّرني كثيراً بـ(بامبل بي). |
bana bir şey hatırlatıyor. | Open Subtitles | تُذكّرني بشيءٍ ما. |
Bana onu o kadar çok hatırlatıyorsun ki kollarımdaki tüyler diken diken oluyor. | Open Subtitles | .. أحيانًا تُذكّرني به بشدّة لدرجة أنني أقشعر |
Evet, ayrıca biliyor musun? Bana babanı hatırlatıyorsun. | Open Subtitles | أجل، وأنت تُذكّرني به، أتعرف هذا؟ |
Bana babamı hatırlatıyorsun. | Open Subtitles | أنت تُذكّرني بأبي |
Bana birini hatırlatıyorsun. | Open Subtitles | أنت تُذكّرني بشخص ما. |