Sağlık hizmetlerini gerçekten federal hükümetin kontrol etmesini istiyor musunuz? | Open Subtitles | هل تريد حقاً الحكومة الفيدرالية أن تُسيطر على رعايتك الصحية ؟ |
O kadın, hepimizi niye kontrol ediyor sanıyorsun? | Open Subtitles | بظنك . لماذا تُريد تلك المرأه أن تُسيطر على كلاً منّا؟ |
Karınızın sizi kontrol etmeye çalıştığını mı düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | وأنت تعتقِدُ بأن زوجتك تحاوِلُ أن تُسيطر عليك؟ |
Oradaki kablolar binanın iletişimini kontrol ediyor. | Open Subtitles | حسناً ، حزم الأسلاك تلك تُسيطر على الإتصالات الواردة والصادرة إلى وخارج المبنى |
Petrol şirketleri her şeyi kontrol ediyor. | Open Subtitles | إنَّ شركات الوقود تُسيطر على كل شيء |
Hislerini kontrol altına almaya çalışmalısın dostum. | Open Subtitles | يجب أن تُسيطر على مشاعرك يا رجل |
Ama karını kontrol altına almalısın adamım. | Open Subtitles | و لكن عليكَ أن تُسيطر على زوجتكَ |
İnsanları tanıyorsun, onları nasıl kontrol edeceğini biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعرف الناس، تعرف كيف تُسيطر عليهم. |
Durumu kontrol altına alsan iyi edersin. | Open Subtitles | يُستحسن أنّ تُسيطر على ذلك المُوقف. |
Durumu kontrol altına alsan iyi edersin. | Open Subtitles | يُستحسن أنّ تُسيطر على ذلك المُوقف. |
Saldırganlık seviyesini kontrol eder. | Open Subtitles | انها تُسيطر على مستويات التعدى |
insanlari taniyorsun, onlari nasil kontrol edecegini biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعرف الناس، تعرف كيف تُسيطر عليهم. |
Gerçek bedeninde elinde tuttuğun şey onu sana vereni kontrol etmeni sağlıyor. | Open Subtitles | ... جسمك الحقيقي يتمسك بشئ ما . وذالك ما يجعلك تُسيطر علي أياً كان |
Polis kontrol noktalarıyla Duvarın 2 tarafınada hiç kimse yaklaşamıyor. | Open Subtitles | هذه نُقاط التفتيش تُسيطر على جميع الداخلين والخارجين من "بريك مانشينز". |
Bu kontrol noktaları, Brick Mansions'a bütün giriş çıkış yapanları kontrol ediyor. | Open Subtitles | هذه نُقاط التفتيش تُسيطر على جميع الداخلين والخارجين من "بريك مانشينز". |
Ya da susmak, seni seven insanları kontrol etmene yarıyordur. | Open Subtitles | أو أن الصّمت هو الطّريقة التي تُسيطر ... بها على النّأس الذين يُحبّوك |
Dünyayı Birleşmiş Milletler kontrol etmektedir. | Open Subtitles | مُنظمة الأمم المُتحدة تُسيطر على الأرض |
Çünkü o yaratığı kontrol edebiliyorsun. | Open Subtitles | هذا لأنها تُسيطر على ذلك المخلوق |
Bay Yuan, okları zihninizle kontrol ettiğinizi duymuştum! | Open Subtitles | السيد (يوان) ، سمعتُ أنك تُسيطر علي السهام بعقلِكَ |
kontrol ediyorsun. | Open Subtitles | يُمكِنُك أَن تُسيطر عليها |