Gerçek yaşam, kaçımıza ilham veriyor ve bazen bu kaçış çok gerekli oluyor. | TED | الحياة الواقعية تُلهم هروبنا، وأحيانًا نكون بأمس الحاجة للهروب. |
Yani yaratıcılık önemsenir, bilgi fark yaratır, buluşlar dönüştürür,teşvikler ilham verir, | TED | لذا فالابداع يحسب .. والمعرفة تفيد والاختراعات تتحول وتنتشر .. والحوافز تُلهم |
Green Manors umarım diğer insanlara da ilham kaynağı olur. | Open Subtitles | أتمنّى أن تُلهم المنطقة الخضـراء بصورة جيّدة |
Basket sahasına her çıkışında binlerce insana ilham veriyorsun. | Open Subtitles | كُلّ مرّة تَخرج على ملعب كرة السلة ذاك، تُلهم آلاف الناس |
Etrafındaki kadınlara hâlâ ilham verdiğini görmek güzel. | Open Subtitles | من الجميل رؤية أنّك ما زلت تُلهم ذلك في النساء من حولك |
Bu yüzden bu gece kimliklerinizi kapıda bırakın ruhlarımızın size ilham olmasına izin verin ve süslü çehreleriniz sizi entrikaya yönlendirsin. | Open Subtitles | لذا الليلة إتركوا هويتكم الحقيقة بالخارج. ولندع أرواحنـا تُلهم أرواحكم، ربما تقودكم وجوهكم المزيفة للمكيدة. |
Liderliği saygı ve sevgiye ilham veren bir adam. | Open Subtitles | رجلٌ قيادته تُلهم بالشيئين الإحترام و المـودة |
Sudaki kanın her zaman politikacıların aile değerlerine ilham veriyor olması ne kadar müthiş değil mi? | Open Subtitles | أليس من المدهش كم أن الدّماء التي تجري في المياه دائماَ تُلهم السياسيّين للقيم العائلية ؟ |
İnananlara ilham verebilirsiniz ama bende olan sizde yok. | Open Subtitles | يُمكنك أن تُلهم المؤمنين ولكن ليس عندك ما عندي |
Onları kabul ediyorsun, çünkü bir toplantının taraftarı olmak için yaptığın iş diğerlerine ilham veriyor. | Open Subtitles | أنت قبلت بهم بسبب العمل الذى فعلته أن تقف فى إجتماع و تُلهم الأخرين |
Hakların genişlemesi için bir hareket diğerine ilham verir, çünkü mantığı aynıdır ve bir kez can evinden vurdu mu, tutarsızlığı göz ardı etmek giderek rahatsızlık verir. | TED | حركة واحدة لأجل توسيع الحقوق تُلهم الأخرى لأن منطقها واحد و عندها يصبح تكرار الفكرة غير مُلائم ومتزايد بحيث يصعب تجاهل الخلاف |
Bunlar çocuklara ilham veren şeyler. | TED | هذه الأشياء التي تُلهم الأطفال. |
Askerlerinize ilginç bir yöntemle ilham veriyorsunuz. | Open Subtitles | طريقة مثيرة تلك التي تُلهم بها قوّاتك. |
Ayrıca Chase'in, son zamanlarda sana bu kadar ilham vermesini çok seviyorum. Şöyle diyelim; güzel öpüşme, güzel müziğe ilham kaynağı oluyor. | Open Subtitles | {\pos(192,235)} يمكننا القول أن القبلات الجيدة تُلهم الموسيقى الجيدة |
İnsanlara ilham veriyorsun. | Open Subtitles | فهي تُلهم الناس. |
Sana söylemek istediğim şey, ben artık sana ilham olmak istemiyorum. | Open Subtitles | ولا أريدك أن تُلهم به |