Kendileri anlasalar bile, inkar edersin. | Open Subtitles | حتى إذا يُخمّنونَ ذلك، تُنكرُ. |
"Gözlerini kapattı, ve kendi kendine, ne düşündüğünü inkar etti." | Open Subtitles | تَغطّي عيونَها، تُنكرُ لنفسها الذي إعتقدتْ انة حدث" |
Yani Mrs Parlo'nun kaçırılışına karıştığını inkar ediyorsun? | Open Subtitles | لذا أنت تُنكرُ أيّ تدخّل في إختِطاف السّيدةِ Parlo؟ |
Ve bunu inkar ettip bunun parçası olmak istemediğinizde insanlar "neden böyke yapıyorsun?" demeye başlıyorlar. | Open Subtitles | وإذا تُنكرُ ذلك , لا تريدُ أن تكُونَ جزءاً منه , ثمّ الناس هم , "أوه! لماذا تَعْملُ ذلك؟ " |
Kiminle ve nasıl bir seks hayatın olduğu hiç umurumda değil ama varlığını inkar ettiğin hislerin hakkında dehşete kapılmışsan baskı dolu, sıradan hayatının sonuna kadar, o küçük kıçının peşinden gelecekler. | Open Subtitles | لكن إذا أنت تُروّعُ لذا بمشاعرِكَ الخاصةِ التي تُنكرُ وجودَهم، هم سَيُديرونَ حمارَكَ الصَغيرَ الضيّقَ لبقيّة حياةِ middlebrowكِ المُضطهدة. |
Yoksa kehaneti inkar mı ediyorsunuz? | Open Subtitles | أَو هَلْ تُنكرُ تلك النبوءةِ؟ |