Sally hayatının terfisini almıştı ama bir bedeli vardı. | TED | حصلت سالي على ترقية وظيفية كبيرة، ولكن كان لذلك ثمنٌ. |
Göreceksin. Büyünün her zaman bir bedeli olur ve bedel ödeme sırası sende. | Open Subtitles | سترى أنّ السحر يرافقه ثمنٌ دائماً، و الآن دوركَ لتدفعه. |
Ne yazık ki bunun da bir bedeli var. | Open Subtitles | لقد ورثت مسؤوليّات أبيك، أخشى أن ذلك يلازمه ثمنٌ. |
Güçlü olanlar için, şiddetli fırtınalar yıl boyunca zengin Güney Okyanusu'nda avlanmak için ödemeye değer bir bedel. | Open Subtitles | يبدو لبعض الأشداّء أنّ العواصف العاتية ثمنٌ يستحق دفعه مقابل الصيد طوال العام في مياه المحيط الجنوبي الغنية |
İnan bana, bütün olan biteni sonuçlandırmak için ödenecek küçük bir bedel bu sadece. | Open Subtitles | صدقيني هذا ثمنٌ بخـس للإنتهاء من هذا الـأمـر |
Sihri kullandığında daima bir bedeli olur. | Open Subtitles | يكون دومًا هنالك ثمنٌ حين يُساء استخدام السّحر. |
Ama özgürlüğün bir bedeli var. | Open Subtitles | هذه فكرةٌ قويّة إنها لطريقةٌ رائعةٌ للحياة ،لكن هنالك ثمنٌ لهذه الحرية ...و الذي هو في بعض الأحيان |
Bunun da ödeyecek bir bedeli vardır. | Open Subtitles | كان هناك ثمنٌ يدفع لما تقترف يداك. |
Ya bu büyünün de bir bedeli varsa? | Open Subtitles | ماذا لو كان لهذا السحر ثمنٌ أيضاً؟ |
Yani onları görmenin hissetmenin hayatımda olmalarının bedeli akıl sağlığımsa bu memnuniyetle ödeyeceğim bir bedel. | Open Subtitles | لذلك، إن كنت تخبرني أن ثمن رؤيتهما، والشعور بهما... أنّ وجودهما في حياتي هو صحّتي العقلية فهذا ثمنٌ سأدفعه بسعادة |
Tabii, işinin görülmesinin bir bedeli var. | Open Subtitles | نعم، فهنالك ثمنٌ تدفعه مقابل ! . الأشياء الّتي تحصل عليها بسهولة |
Yaptığımız şeyin bir bedeli var. | Open Subtitles | ثمة ثمنٌ ندفعه لما نرتكب من أخطاء |
Büyüden öğrendiğim bir şey varsa o da her zaman bir bedeli olduğu. | Open Subtitles | تعلّمت شيئاً واحداً للسحر ثمنٌ دائماً |
Çünkü laneti yapmanın bir bedeli var. Zor bir bedel. | Open Subtitles | لأنّ لإلقاء اللعنة ثمناً وهو ثمنٌ باهظ |
Ama bütün bu saadetin ödemeleri gereken bir bedeli vardı. | Open Subtitles | ولكن كان هنالك ثمنٌ لهذا النعيم |
Kral olmadığı için bunu güvenliğimiz adına ödenmiş ufak bir bedel olarak göstereceğim. | Open Subtitles | دون ملك، سأصرّ على أنّها ثمنٌ ضروريّ من أجل حمايتنا. |
Düşünürsen bu ödediğimiz küçük bir bedel. | Open Subtitles | إنه ثمنٌ بسيط لدفعه عندما تفكّر بالمقابل |
Normal bir çekicilik seni etkilemiyor anlaşılan ve bir şekilde takas bedel ödeme ya da sözleşme falan istiyorsun gibi duruyor al bakalım. | Open Subtitles | أو ثمنٌ يُدفع مقابل عملي الجيد ها هو |
Ama... Bu küçük bir kızın pasaport ve belgeleri ateş pahası bir fiyat değil mi? | Open Subtitles | هذا ثمنٌ باهض لجواز سفر و بضعة أوراق لفتاة صغيرة |