| Gözlerin, dudakların Elbisen, güzel gözlerin | Open Subtitles | عينيك ، شفتيك ثوبك ، عينيك الجميلة |
| Elbisen bunu para için yapmadığını söylüyor. | Open Subtitles | و ثوبك يقول أنكِ لم تقعليها لأجل المال |
| Prömiyer için elbiseni aldın mı? | Open Subtitles | هل انتقيتي ثوبك للعرض الأول؟ ـ غداً سأجلبه |
| Bu hoş bir elbise. Bir fotoğrafını çekebilir miyim? | Open Subtitles | ثوبك جميل ايتها الطفلة هل استطيع ان اخذ لك صورة ؟ |
| Kusura bakma, ama şu anki kılık kıyafetin onunla görüşmeye uygun değil. | Open Subtitles | أستمحيك عذراً ولكن ثوبك الحالى لن يفى بالغرض |
| İşte senin tutkun çocuk elbisene yorum yapmaya geliyor. | Open Subtitles | ها هو الفتى العاشق يتقدم ليعلّق على ثوبك من جديد |
| Pembe Elbisen gayet güzel. - Yarınki baloya ben de gidebilir miyim? | Open Subtitles | إن ثوبك القرمزي جميل |
| Teşekkürler. Elbisen merdivenlerdeyken iyi duruyordu. | Open Subtitles | الدرج سيؤثر على رونق ثوبك |
| Elbisen de hiç yakışmamış! | Open Subtitles | ثوبك غير لائق كذلك |
| Sanırım Elbisen arkada katlanmış. Şurdan... | Open Subtitles | ثوبك عالق بالخلف يجب أن.. |
| Elbisen çamurlanmış! | Open Subtitles | هنالك طين على ثوبك |
| Sana söylemem gereken bir şey daha var o güzel elbiseni çıkartman gerekecek. | Open Subtitles | وأحب أيضاً أن أخبركِ بأنه عليكِ أن.. تنزعي ثوبك الجميل. |
| Yeni elbiseni giymeyecek misin? | Open Subtitles | آلا تنوين ارتداء ثوبك الجديد ؟ |
| elbiseni sevdim. Sabun aktif ol. | Open Subtitles | يعجبني ثوبك ، الصابون ، ابدأ العمل |
| Ama elbise fermuarını sırtından kim çekecek olursa olsun üzerinde harika duracaktı. | Open Subtitles | لكن ثوبك سيبدو رائعا عليها ولا يهم من يغلقه من الخلف |
| Yeni bulduğum mor elbise ne güzelmiş. Sen de kendininkini giy de uyumlu olsun. | Open Subtitles | إنظر للثوب الأرجواني الجميل الذي حصلت عليه للتو لابد ان تضع ثوبك وحينها سنكون متشابهين |
| Yoksa kıyafetin çok ince diye mi? | Open Subtitles | هل لأن ثوبك رقيقة جداً؟ |
| Bir kız elbisene bakar bir oğlan elbise içinde nasıl göründüğüne bakar. | Open Subtitles | الفتاة تنظر الى ثوبك, الصبي سوف ينظر كيف تبدين في ثوبك. |
| Sizin Elbiseniz gördüğümde gerçekten sevdiğim ilk şey oldu aslında. | Open Subtitles | و ثوبك هو أول ثوب أراه و يعجبني |
| Bobby, başardın. Elbisenin içine girdin, harika görünüyorsun. Bir şeyler ye. | Open Subtitles | بوبي , لقد فعلتيها لقد عدتي الى ثوبك الان كلي شيئا |
| Siyah elbisenize, harika mücevherlerinize, kötü görünüşlü suratınıza bakın! | Open Subtitles | أنظرى الى نفسكِ فى ثوبك الأسود و جواهرك الرائعة ووجهك القاسي |
| En güzel elbiselerini giy, çünkü işin bitince... seni ait olduğun yere, sokağa bırakacağım tatlı çocuk. | Open Subtitles | ارتد ثوبك المفضل لأنني عندما انتهى سأأخذك في نزهة |
| Maskeni ve bornozunu da çıkar. | Open Subtitles | أريدك أن تخلع... قناعك و ثوبك أيضاً |
| Elbisendeki bandı bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا شريط من ثوبك |