| aç olmalısınız, Robert akşam yemeği için kalmanızı istiyor. | Open Subtitles | أنت يَجِبُ أَنْ تَكُونَ جائعَ. روبرت يُريدُك للبَقاء للعشاءِ. |
| Son adamsan yeterince aç değilsin. | Open Subtitles | أيّ رجل يصل الاخير لَيس جائعَ بما فيه الكفاية للأَكْل. |
| aç değilsen, değilsindir. | Open Subtitles | حَسناً،إذاأنت لَسْتَجائعَ، أنت لَسْتَ جائعَ. |
| Pek aç değil bunlar, haydi daha fazla. | Open Subtitles | لَيسَ جائعَ بما فيه الكفاية. أعطِني أكثر. |
| Jessie'ye; onun aç olduğunu söyleyen sendin. | Open Subtitles | أنت كُنْتَ الواحد الذي أخبرتَ جيسي هو كَانَ جائعَ. |
| Çünkü ben yorgunum ve aç değil. | Open Subtitles | ' سبب أَنا مُتعِبُ، ولَستُ جائعَ. |
| Teşekkürler Debra, ama aç değilim. | Open Subtitles | شكراً، ديبرا، لكن لَستُ جائعَ. |
| aç olabileceğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | إعتقدتُ بأنّك قَدْ تَكُونُ جائعَ. |
| Hayır, teşekkürler, efendim. Gerçekten aç değilim. | Open Subtitles | لا، شكراً لك، سيد حقاً لَستُ جائعَ. |
| aç olmalısın. | Open Subtitles | أنت يَجِبُ أَنْ تَكُونَ جائعَ. |
| -Baba ben aç değilim | Open Subtitles | ابيّ ، لَستُ جائعَ |
| Ben aç değilim görüşürüz. | Open Subtitles | لَستُ جائعَ. أراك فيما بعد. |
| aç değilmiş. | Open Subtitles | هو لَيسَ جائعَ. |
| Aslında aç değildim... | Open Subtitles | أنا ما كُنْتُ جائعَ جداً لpretzels. |
| Hayır, aç değilim. | Open Subtitles | لا، لَستُ جائعَ. |
| aç değilim, teşekkürler. | Open Subtitles | لَستُ جائعَ شكراً لكم. |
| - Aslında, çok aç değilim. | Open Subtitles | - l'm لَيسَ جائعَ. |
| Parker: Bebek hala aç değil mi? | Open Subtitles | أوين ما زالَ جائعَ , huh؟ |
| - aç değilim. | Open Subtitles | لَستُ جائعَ. |
| Karnım aç değil. | Open Subtitles | - لَستُ جائعَ. |