ويكيبيديا

    "جداً إنه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Çok
        
    Ve bir müzisyenin kendi tarihini bilmesini Çok fazla önemli olduğuna inanıyorum -- bir insan için de, bir ülke için de, insanlar için de bu önemli. TED وأعتقد أن معرفة تاريخك كموسيقي هو أمر مهم جداً إنه مهم كشخص، إنه مهم كبلد، وإنه مهم كشعب.
    Bu Çok garip. Seçimden sonraki gündü. Open Subtitles هذا غريب جداً إنه اليوم التالي للانتخابات
    Bu İtalyan yemeği Çok lezzetli. Meksika yemeği gibi. Open Subtitles هذا الطعام الايطالي مذاقه رائع جداً إنه يشبه الطعام المكسيكي
    O dizi Çok komik. Open Subtitles هذا البرنامج مضحك جداً, إنه يذكرني بنفسي وبأصدقائي
    Emin değilim, ama Çok sinir. Kesinlikle MGB ajanı. Open Subtitles لكنه مزعج جداً إنه بالتأكيد عميل للمخابرات
    - Çok soğuk. - O kadar soğuk değil anne. Open Subtitles إنه بارد جداً إنه ليس بتلك البرودة يا أمي
    Çok kötü. Yaramaz mı yoksa kibar mı olacağımı seçmemişti. Open Subtitles سيء جداً , إنه لم يقرر بعد هل يريدني لطيفة أم شقية
    Sana biraz süt vereceğiz. Ufaklık Çok tatlı beni duygulandırıyor. Open Subtitles ذلك الرجل الصغيرِ لطيف جداً إنه سيجعلني أبكي
    Bu gördüğün, Haiti malı. Çok sert bir maldır, dostum. Open Subtitles خذ هذا الدواء إنه دواء قوي جداً إنه مصنوع من النباتات
    O akıl hastası falan değil. Çok tatlı ve Çok özel bir delikanlı. Open Subtitles إنه ليس مريضاً نفسيّاً إنه ظريفٌ جداً إنه ولدٌ مميز جداً
    Bu Çok aptalca, O sadece bir peruktaki Garth Brooks. Open Subtitles هذا غبي جداً إنه فقط مثل المطرب غارث بروكس بشعر مستعار
    Uzun süredir buralarda. Bu Çok garip. Seçimden sonraki gündü. Open Subtitles هذا غريب جداً إنه اليوم التالي للانتخابات
    Bu bal, Çok nadir bulunan bir baldır. Hayatî enerji içerir, Çok faydalıdır. Open Subtitles العسل نادراً جداً إنه يغّذي الجسم بطاقة حيوية ومفيدة
    En küçük kartallardan biridir ve bir güvercinden Çok da büyük değildir. Open Subtitles إنه أيضاً صغير جداً إنه بين أصغر العقبان حيث لا يكبر عن الحمامة
    Farkındayım. Çok sinir bozucu, değil mi? Aslında tam olarak erkek arkadaşım değil. Open Subtitles أعرف ، هذا مزعج جداً إنه ليس حبيبي بالفعل
    Ama oldukça tehlikeli. Daha önümüzde Çok yol var. Open Subtitles . ولكنه أمر خطير جداً . إنه وسيلة بعيده للغايه
    Çok sıkı, Çok yetişkin, ve bodrumdaki bir partiye gidiyor. Open Subtitles إنه ضيق جداً إنه ناضج جداً وهي ذاهبه لحفلة في قبو
    Çok nadir oldukları içindir Aptal oldukları için tehlikesizdirler Open Subtitles ذلك لأن الشنقب نادراً جداً إنه ليس خطير لأنه فى غاية الغباء
    Her ne ise, ona bakamıyorsun bile çünkü seni Çok korkutuyor tıpkı bu mektubun içindekiler gibi, değil mi? Open Subtitles أشياء لا يمكنك أن تنظر حتى إليها لأنها تخيفك جداً إنه نفس الشيء في الرسالة؟
    Öyle mi? Çok güzeller. Hayatımda gördüğüm en güzel şeyler. Open Subtitles إنه جميل جداً إنه أجمل شيء أراه في حياتي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد