ويكيبيديا

    "جداً لأنه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • için çok
        
    • Çok
        
    • çünkü
        
    Bu benim için çok önemliydi. Eğer inanacak birşey bulamazsanız, nasıl karar verirsiniz? Open Subtitles هذا مهم جداً لأنه إن لم يكن لديك دافع، فأين قضيتك، أليس كذلك؟
    Pizza alamadığı için çok üzgün... ve ben aldım. Open Subtitles إنـهُ حزين جداً لأنه لايملك بيتزا وأنا أملك
    Joey evi kaybettiği için çok üzgün Open Subtitles جوى حزين جداً لأنه لم يحصل على ذلك المنزل
    Susan olayı oldukça üzücüydü çünkü bu Judith'in bizi etkileme kabiliyetini ortaya koydu. Open Subtitles تلك الحادثة مع سوزان كانت مقلقة جداً لأنه أثبت قدرة جوديث بالتحكم فينا
    Doğrusu, hayatta kaldığı için çok şanslı. Open Subtitles إنه محظوظ جداً لأنه لا يزال علي قيد الحياة
    Babası, burssuz onu okula gönderemediği için çok üzgündü. Open Subtitles ابوها كن غاضباً جداً لأنه لم يستطع ان يبقيها في تلك الجامعة من غير المنحة.
    Harley'yi Çok özlüyorum ama seni buraya getirdiği için çok mutluyum. Open Subtitles أتعلمين أنا أفتقد هارلى طوال الوقت و لكنى سعيده جداً لأنه أحضرك إلى هنا
    Artık apartman dairesinde tıkalı kalmadığı için çok heyecanlı. Open Subtitles هو سعيد جداً لأنه لن يكون محبوساً في شقّة بعد الآن
    Çocuklarımızı sürekli fondü yiyen tiplere dönüştürmediğimiz için çok mutluyum. Open Subtitles أنا مسرورة جداً لأنه ليس علينا تحويل أولادنا إلى متناولي الجبنة الذائبة
    Sarah, kampanyam yüzünden politik fişekler arasında kaldığın ve senin hatan olmayan birşey yüzünden kişisel bir bedel ödediğin için çok üzgünüm. Open Subtitles سارة " أنا آسفة جداً لأنه بسبب حملتي " علقتِ في هذه العاصفة السياسية وأضطررتِ أن تدفعِ ثمن ذلك شخصياً
    Başkan o kadar çocuğun içinde beni kucağına aldığı için çok gururlanırdı. Open Subtitles - أجل - لقد كان فخوراً جداً لأنه من بين كل الأطفال الرئيس قد إختارني
    Hâlâ daha sana sahip olduğum için çok şanslıyım, CJ7. Open Subtitles أنا محظوظ جداً "لأنه يوجد لدى "سي جي 7
    Bu olayın bir parçası olduğu için çok seviniyor ve bense kendi kendime "Ona neden söylemedim ki? Open Subtitles بخصوص لم أخبره بأي شيء ، و... أنه حقاً سعيد جداً لأنه سيكون جزئاً من ذلك الشيء بأكمله و الآن أقول لنفسي ، لماذا لم أخبره ؟
    - Öyle yaparsam Patrick parayı kaybedeceği için çok kızar. Open Subtitles إن فعلت ذلك، سيغضب (باتريك) جداً لأنه خسر الأموال.
    Seninle bu şekilde açık konuşabildiğim için gerçekten Çok mutluyum. Open Subtitles إنني سعيدة جداً لأنه أتيح لي الكلام بهذه الطريقة معك
    Keşke kulağa bu kadar kötü gelmeseydi. Çok akılda kalıcı. Hayır! Open Subtitles أتمنى لو لم أبدو شريرة جداً لأنه جذاب جداً
    Ama bu Çok, Çok özel çünkü, eğer sen de görebiliyorsan... bütün ayarlar 11'e kadar gidiyor. Open Subtitles ولكنه متميز جداً لأنه كما ترى, كل الأرقام مضبوطة على11.
    Bu oldukça garip, çünkü yaklaşık 20 yıl önce genomu araştırmaya başladıklarında, muhtemelen yüz bin adet gen barındıracağını düşündüler. TED وهي متباينة جداً لأنه منذ حوالي 20 سنة عندما بدؤوا باكتشاف الجينات اعتقدوا أنها على الأغلب ستكون حوالي 100 ألف جين.
    çünkü işini sadece benimle paylaşıyor. Open Subtitles إنها غيورة جداً لأنه يتحدث فقط لي عن عمله

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد