Sadece başına sardığım her şey için senden özür dilemek istemiştim. | Open Subtitles | أردت أن أعبر لك وحسب عن مدى أسفي جراء ما شهدته بسببي |
Şapelde yaptığın şey için sana teşekkür etmek istedim. | Open Subtitles | أفترض أني علي شكرك جراء ما فعلته بالكنيسة |
Cassetti de yaptığı şey için öldürülmeyi hak etmişti. | Open Subtitles | ...اما كاسيتى... هذا ال كاسيتى فيستحق ماحدث له جراء ما اقترفه |
- Sana yaptıkları şey için ölecekler. | Open Subtitles | سيتعرضون للموت جراء ما فعلوه بك |
Yapmak üzere olduğumuz şey için cezalandırılacağımızı da söylerlerdi. | Open Subtitles | كانوا ليقولوا أننا سنعاقب جراء ما فعلنا |