ويكيبيديا

    "جزء كبير من" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • büyük bir parçası
        
    • büyük bir kısmı
        
    • büyük kısmını
        
    • büyük bir kısmını
        
    • büyük bir parçasısın
        
    • büyük bir parçasıdır
        
    • büyük kısmı
        
    • önemli bir parçasıyım
        
    • büyük bir bölümü
        
    • büyük parçası
        
    Ama ormanlar çözümün büyük bir parçası da olabilirler. Çünkü karbonu indirip, yakalamanın ve depolamanın bildiğimiz en iyi yolu bu. TED بالمقابل, الغابات من الممكن ان تكون جزء كبير من الحل ايضا التي تمثل افضل طريقة نعرفها لسحب, وحفظ وتخزين غاز الكربون.
    Günümüzde, internet trafiğinin büyük bir kısmı şifrelendiği için, yapmaya çalıştıkları şey bu şifrelerin etrafından dolaşacak yeni yollar bulmak. TED هذا ما يحاولون القيام به و نظرا لان معظم ، جزء كبير من الانترنت يحاولون ان يجدوا طرق حول التشفيرات
    Bu, karıştığı zaman beynin büyük kısmını öldürüyor gibi görünen proteinlerin karışmasını önleyecektir. TED التي من شأنها أن تبعده من تكوين التشابكات والتي تبدو انها تدمر جزء كبير من المخ عندما تتشابك
    Elektrik üretim kapasitemizin büyük bir kısmını başka yönde kullanmaya ihtiyacımız olacak... Open Subtitles نحن بحاجة إلى تحويل جزء كبير من قدرتنا على توليد الطاقة الكهربائية
    Ama, Bebe, sen bu mutluluğun büyük bir parçasısın. Open Subtitles ولكن يابيبي, أنتي جزء كبير من تلك السعادة
    Bu, bilim ve din arasındaki çelişkinin büyük bir parçasıdır. Open Subtitles هذا هو جزء كبير من التناقض بين العلم و الدين
    Açıklamanın büyük kısmı o 10 saniyelik olay. TED جزء كبير من الشرح هو الشيء ذو الم 10 ثواني.
    -Ben oyunun önemli bir parçasıyım teknik olarak konuşursak. Open Subtitles -أنا أمثل جزء كبير من اللعبة إن تكلمنا بشكل تقني
    Böyle bir şey gerçekleşirse Mississippi Vadisi’nin büyük bir bölümü iç denize dönüşecek TED ولو حدث هذا , فان مياه البحر سوف تغطى جزء كبير من وادى المسيسبى
    Açıkça, insanların bizi nasıl değerlendireceği kaygısı insan olmanın büyük bir parçası. TED كما يتضح، فقلقنا من تقييم الآخرين لنا هو جزء كبير من بشريتنا.
    Sanırım eskisi gibi olmayı özlemişim ve Aidan da geçmişimin büyük bir parçası. Open Subtitles أظن بأنني أفتقد من كنت حقا و آيدن كان جزء كبير من هذا
    Bazen, mutsuzluk hayatınızın öyle büyük bir parçası haline gelir ki... Open Subtitles في بعض الاوقات يصبح الألم جزء كبير من حياتك
    İlk olarak, sera gazı emisyonun %15’i orman kıyımından kaynaklanması nedeniyle, bu problemin büyük bir kısmı. TED اولا, لان 15 بالمئة من انبعاثات غاز الاحتباس الحراري القادم من ازالة الغابات, اذا فهو جزء كبير من مشكلتنا.
    Rekonstrüksiyonun büyük bir kısmı ve sahnelerin doğru sıralaması Arjantin'den gelen materyallerden faydalanılarak yapılmıştır. Open Subtitles تم إعادة تصليح جزء كبير من الفيلم بشكل كامل كما تم تأسيس الترتيب الصحيح من تلك النسخة المحررة عن طريق مواد أرجنتينية
    Kadimler kalkanı açıp, genişleterek gezegenin büyük kısmını patlamadan koruyabilmişler. Open Subtitles الإنشنتس كانوا قادرين على رفع الدرع و توسيع نطاقه بما فيه الكفاية لحماية جزء كبير من هذا الكوكب من جراء الانفجار
    Sinclair, sendikanın en büyük sigortacısı olarak sahtekârlıkla kazanılmış servetinin büyük kısmını kaybedebilirsin. Open Subtitles ...كرجل تقف على حافة هشة فإنك تخاطر بخسارة... جزء كبير من ثروتك القذرة
    Bu güç durumdan sağ çıkabilmek adına muhasebecisi ona elindeki paranın büyük bir kısmını, 250 bin Pound kadarını mücevherata yatırmasını söylemiş. Open Subtitles لتجنب إجمال الإقصاء .. نصحة محاسبوه بتحويل جزء كبير من أمواله حوالى 250.000 جنيهاً إلى مجوهرات
    Yeğenimin sorumluluğun büyük bir kısmını üstlenmek isteyeceğine inanasım gelmiyor. Open Subtitles .. أنا أميل بأن ابن أخي يتحمل جزء كبير من المسؤولية
    Sen burada yaptığımız işin büyük bir parçasısın Savannah. Open Subtitles انك جزء كبير من العمل الذي نقوم به هنا يا سفانا
    Görüldüğü üzre, müziğin büyük bir parçasısın. Open Subtitles من الواضح, أنكِ جزء كبير من الموسيقى
    Tanrı'ya bağlılık, İki Elmas'ın büyük bir parçasıdır. büyük bir parçası. Open Subtitles الإلتزام مع الله و الدين هو جزء كبير من الجوهرتيين الماسييتين جزء كبير
    Yemek, randevuların büyük bir parçasıdır ve böyle katı diyetler olunca bölüşme konusunda sıkıntı yaşayacağız. Open Subtitles الأكل جزء كبير من المواعدة و اذا كنتِ على نظام غذائي قاسي سنواجه على المدى البعيد مشاكل عدة
    Gerçek şu ki.. adamlarınızın büyük kısmı siperlerden bile çıkmadı. Open Subtitles جزء كبير من رجالك لم يغادرو الخنادق
    Gary'nin hayatının önemli bir parçasıyım artık. Open Subtitles أَنا جزء كبير من حياةِ غاري الآن.
    Kovuldun. Şimdi Tom.. söylemeye çalıştığım şey... takımın büyük bir bölümü uzaktayken.. Open Subtitles الآن، توم، النقطة التى وصلت اليها ان جزء كبير من الفريق بعيد عن مستواه
    Philly'deki oy çalışmalarının büyük parçası onlar. Open Subtitles إنهم جزء كبير من خطته لحث الناس على التصويت له في فيلادلفيا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد