Sizi Beklettiğim için özür dilerim ama ilk gözlemlerimi yapıyordum. | Open Subtitles | مستر ماكوين أعتذر لكونى جعلتك تنتظر لكن هناك الكثير يجب إعداده |
Beklettiğim için beni bağışlayın, sabah meditasyonumu yapıyordum. -Önemli değil. -Asistanım, sizinle iyi ilgilendi mi bari ? | Open Subtitles | اغفر لي، لأنني جعلتك تنتظر ، لقد كنت امارس التأمل الصباح |
Beklettiğim için özür dilerim ama emin olmak istedim. | Open Subtitles | أنا آسفة لأنني جعلتك تنتظر و لكنني أردت أن أتأكد |
Bay Schott, ben Peter Brand. Sizi Beklettiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | مرحبا، سيد "شوت"، هذا "بيتر براند" أعتذر لأني جعلتك تنتظر |
Sizi Beklettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | انا أسف أن جعلتك تنتظر |
Merhaba. Beklettiysem özür dilerim. | Open Subtitles | هاي اسف اذا جعلتك تنتظر |
Beklettiğim için çok özür dilerim, adamım ve yardımın için teşekkür ederim, ortak. | Open Subtitles | أعتذر لانني جعلتك تنتظر وشكرا لك على المساعدة ، يا شريك مساعدة |
Seni Beklettiğim için özür dilerim yabancı. | Open Subtitles | سامحني لاني جعلتك تنتظر هذا حديد جيد |
Sizi Beklettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | انا أسف أن جعلتك تنتظر |
Doktor, sizi Beklettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | دكتور انا أسف أنى جعلتك تنتظر |
- Ben de. Beklettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | اسف أذ انني جعلتك تنتظر. |
Dinleyin, sizi Beklettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | إسمع ، آسف لأننى جعلتك تنتظر |
Dinleyin, sizi Beklettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | إسمع ، آسف لأننى جعلتك تنتظر |
Beklettiysem kusura bakma Sosa. | Open Subtitles | (سوسا)، اعذرني، جعلتك تنتظر. |