ويكيبيديا

    "جلسة إستماع" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • duruşma
        
    • duruşmam
        
    • duruşması
        
    • bir yetkinlik celsesi
        
    Adil bir duruşma istiyorum. Bana en azından bunu hak görün. Open Subtitles أطلب جلسة إستماع عادلة، إضمن لي هذا على الأقل
    duruşma olup olmayacağına karar vereceğimiz gayri resmi bir toplantı. Open Subtitles هذا اجتماع غير رسمي للتقرير ما إذا كان سيكون هناك جلسة إستماع
    Hakkında hükme varılmadan önce bir duruşma olacak. Open Subtitles أنامؤمنةمُعترفة، و قبل تقرير مصيرها ، ستكون هناك جلسة إستماع.
    Hazırlanmam gereken işten men duruşmam var. Open Subtitles لدي جلسة إستماع لإيقافي يجب أن أستعد لها
    Sayın Hâkim, öncelikle aklamaya yönelik kanıtları sunmak için bir delil duruşması tarihi belirlemek istiyoruz. Open Subtitles سيادتكم , نريد وضع فى الجدول أولاً جلسة إستماع الأدلة لتقديم أدلة جديدة للبراءة
    Bu bir yetkinlik celsesi, Bay Bohannon, mahkeme değil ve bu sebepten dolayı da kurul benden işlediğiniz cinayetler üzerinde çok durmamamı söyledi ama kayıtlara geçmesi için birer birer sayacağım. Open Subtitles هذه جلسة إستماع سيد،" بوهانون" وليست محاكمة قانونية، كما أوعز لى المجلس أن لا أسهب في الحديث عن جرائمك لكن لا بد لي، من ذكرها للعلم فقط
    - Birkaç gün içinde bir duruşma olacak. - Ben duruşma falan istemiyorum. Open Subtitles سيكون هناك جلسة إستماع خلال أيام قليلة لا أريد جلسة استماع
    Son duruşmaya bir kaç gün kaldı, Başka bir duruşma olması mümkün mü? Open Subtitles جلسة نطق الحكم قريبة، ألا تستطيع ترتيب جلسة إستماع آخرى ؟
    Yarın başka bir duruşma olduğunu söyledi. Senden cidden nefret ediyorum. Open Subtitles .قالت ثمة جلسة إستماع آخرى غداً .بصدق، إنني أكرهك للغاية
    Yarın başka bir duruşma olduğunu söyledi. Cidden, senden nefret ediyorum. Open Subtitles .قالت ثمة جلسة إستماع آخرى غداً .بصدق، إنني أكرهك للغاية
    Salı sabahı duruşma var, 9:00'da. Open Subtitles لدينا جلسة إستماع بالمحكمة صباح الثلاثاء الساعة التاسعة صباحًا.
    Eğer sen gözlerimin içine bakıp da, Ajan Keen'i yakalarsak adil bir duruşma görebileceğine söz verirsen. Open Subtitles إذا كنت تستطيع النظر في عيني وأن تعدني أن العميلة كين ستحصل على جلسة إستماع عادلة إذا فعلنا
    Saygın bir duruşma duruşması bekleniyor. Open Subtitles بإنتظار جلسة إستماع شرفية للتسريح من الخدمة.
    Eyaletin geçerli neden için kanıt sunması gerektiği ön duruşma hakkına sahipsiniz. Open Subtitles يحق لك جلسة إستماع أولية والتي تكون الولاية موجودة بها لتقديم الأدلة التي تملكها
    duruşma bir hafta sonra. Open Subtitles سيتم عقد جلسة إستماع بعد أسبوع
    Yarın bir duruşmam var ve işim başımdan aşkın. Open Subtitles لدي جلسة إستماع غداً و لدي الكثير لإحضره.
    Efendim, bir duruşmam vardı ama ertelenmiş. Open Subtitles حسنٌ ياسيدي , كان لديّ جلسة إستماع لكنها تأجلت
    Usulsüz lobicilik faaliyetleri için bir kongre duruşması var aklımda. Open Subtitles أنا أفكر في جلسة إستماع على مستوى مجلس الشيوخ حول طرقها الغير عادية في ممارسات التأثير.
    Bölge savcısı acil kefalet duruşması talep ediyor. Open Subtitles المدعي العام يطلب جلسة إستماع كفالة عاجلة
    Bu bir yetkinlik celsesi, Bay Bohannon mahkeme değil ve bu sebepten dolayı da kurul benden işlediğiniz cinayetler üzerinde çok durmamamı söyledi ama kayıtlara geçmesi için birer birer sayacağım. Open Subtitles هذه جلسة إستماع سيد،" بوهانون" وليست محاكمة قانونية، كما أوعز لى المجلس أن لا أسهب في الحديث عن جرائمك لكن لا بد لي، من ذكرها للعلم فقط

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد