| Daima iyi bir partili oldum. İyi bir takım arkadaşı. | Open Subtitles | لطالما كنت زميلاً نافعاً ولاعباً جماعياً |
| Bireysel efor hiç önemli değil. takım olarak kazandık. | Open Subtitles | محرز الهدف لا يهم ، لقد كان عملاً جماعياً |
| Bu bir takım işiydi. | Open Subtitles | وألفيّ دولار لكل واحد من الشبّان نظراً لكون هذا عملاً جماعياً |
| Organize grup şiddeti insanlık tarihinin bugününde ortaya çıkmış değildir ve bu oldukça aşikardır. | Open Subtitles | واحدة من الأشياء التي تحصل نتيجة لذلك هي تقليص نسبة العنف بكثير. لم يكن هناك عنفاً منظماً جماعياً في تلك الفترة |
| Biliyorum ki içinizdeki kaçıklardan biri grup seks önerecek birazdan. | Open Subtitles | الشيء التالي الذي اعرفه ان احدكم يا غريبي الاطوار سيقترح جماعاً جماعياً |
| Hücre bölümündeki mahkumlar KAPATILMA çıkardı ve gardiyan merkezinden A kanadına gedik açtılar. | Open Subtitles | المتهمون في زنزانة "أ" سببوا حبساً جماعياً و أحدثوا الشغب في الجناح "أ" عن طريق حجرة الحراس |
| Hiç şüpheye yer bırakmaksızın şunu söyleyelim bu bir takım çalışmasıydı, şahsi değil. | Open Subtitles | لكن دعوني أصرّح لكم وبدون تردّد... كان ذلك عملاً جماعياً وليس عملاً فردياً. |
| Harika bir takım oyunu çıkardınız. Çok iyi bir dönüş. | Open Subtitles | هذا كان عرضاًً جماعياً رائعا عودة رائعه |
| - Evet, düşündün. Yalan söylüyorsun. Bunu takım çalışması ile yaptık. | Open Subtitles | أجل فعلت - هذه كِذبه، لقد كان مجهوداً جماعياً - |
| Çünkü, bu bir takım çalışmasıydı. | Open Subtitles | ..لأن.. اعني حسناً، كان جهداً جماعياً |
| Karıncalar da takım halinde çalışırlardı. | Open Subtitles | النمل يعمل جماعياً أيضاً |
| Burada bir takım çalışması var. | Open Subtitles | ونحن نتبع نهجاً جماعياً. |
| Sheldon Cooper takım oyuncusu değilse bir hiçtir. | Open Subtitles | شيلدون كوبر) لاعباً جماعياً) د. |
| Final, grup ödevi olacak. | Open Subtitles | واجبكم لنهاية هذا الفصل سيكون عملاً جماعياً |
| Kalan adaylar sıradaki testi bir grup olarak yapacaklar. | Open Subtitles | المرشحون الباقون سيخوضون اختباراً جماعياً بعد ذلك |
| Kocalarımız ve diğer davetlilerin olduğu bir grup yemeği yapabilirdik. | Open Subtitles | {\pos(192,170)} يمكننا أن نقيم عشاءاً جماعياً مع أزواجنا وأزواج الأخرين. |
| Bir indirim sitesinde harika bir grup ücreti yakaladık. | Open Subtitles | وجدنا سعراً جماعياً عظيماً على موقع الحسومات الإلكتروني "ياللروعة "الباهاماس |
| PETA rallisiyle ilgili grup e-posta gönderdin. | Open Subtitles | لقد ارسلت لي بريداً إلكترونياً جماعياً عن بعض اجتماعات (مجموعة الرفق بالحيوان) ، كم هذا شخصي برأيك؟ |
| Hücre bölümündeki mahkumlar KAPATILMA çıkardı ve gardiyan merkezinden A kanadına gedik açtılar. | Open Subtitles | المتهمون في زنزانة "أ" سببوا حبساً جماعياً و أحدثوا الشغب في الجناح "أ" عن طريق حجرة الحراس |