Arkadaşın koça rüşvet olarak iki adamıyla çalıntı televizyon seti göndermiş. | Open Subtitles | أصدقائك أرسلوا إليه جهاز تلفاز مسروق لكي يحاولوا رشوته |
Kırmızı Ev'in en son yeniliği bir televizyon seti! | Open Subtitles | التطورات الجديدة في البيت الأحمر هي جهاز تلفاز |
Sanki televizyon seti Koç Hauser gibi bir adama işler de. - Sadece televizyon seti mi? | Open Subtitles | كما لو أن جهاز تلفاز سيجدي مع رجل كـ (هاوزير) |
- Beyefendi, madem bu kadar cömertsiniz bizi uyuşturuculardan uzak tutması için bir televizyon iyi olurdu ve bir mikrodalga fırın, yeni buzdolabı, bazı eşyalar, belki de bir mobilya yenilemesi. | Open Subtitles | حسناً سيدي بما انك كريم جداً نستطيع الاستفادة من جهاز تلفاز جديد لتجعلنا مشتتين عن المخدرات |
Sadece bir tane televizyonumuz var. Şimdi beni rahat bırak. | Open Subtitles | لدينا جهاز تلفاز واحد، الآن دعني وشأني |
- Birinizin bile bir televizyonu yok mu? | Open Subtitles | -أيمتلك أحدكم أصلاً جهاز تلفاز -أنا لا أمتلك |
Büyük ekran bir televizyon! | Open Subtitles | ...وقد أحضر لنا جهاز تلفاز بشاشة كبيرة مع نظام صوت مسرحي .. |
Şehrin yarısını, bir televizyon setini almak için geçiyoruz. | Open Subtitles | نحن نقطع نصف المدينة لنسترجع جهاز تلفاز |
Odasında bir televizyon bile var. | Open Subtitles | حتى انها حصلت على جهاز تلفاز .في غرفتها |
Döndüğümüzde bir televizyon satın alacağım. | Open Subtitles | عندما نعو سأشتري لك جهاز تلفاز |
Polisin garajından eski bir televizyonu araklayıp, iki ay hapiste yatan sen değil miydin? | Open Subtitles | ألم تكن فى السجن منذ شهرين فحسب؟ بسبب سرقة جهاز تلفاز... -من مرآب شرطىّ؟ |